YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4642
KARAR NO : 2014/5939
KARAR TARİHİ : 17.03.2014
Mahkemesi : Afşin 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 03.10.2012
No : 2011/190-2012/1431
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı Kurum ve davalılardan A.İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. avukatları ile D. İnş. Taah. İş Mak. Orj. Yedek San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafının temyiz etmeleri üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK.) 297. maddesinin b bendinde (Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388. maddesinde) tanımlanan unsurları taşıması ve “tarafların ve davaya katılanların kimlikleri..” yönündeki hükümlerinin kararın yazımında dikkate alınması gerekmekte olup, davalı Doğcan İnş. Taah. İş Mak. Orj. Yedekleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’ karar başlığına yazımındaki yanlışlığın HMK. nın 304. maddesi uyarınca mahallinde herzaman düzeltilmesinin mümkün olmasına göre bozma nedeni yapılmayarak sair temyiz itarazlarının REDDİNE;
2-)Borçlar Kanunun 50. maddesinde “Birden ziyade kimseler birlikte bir zarar ika ettikleri takdirde müşevvik ile asıl fail ve fer’an methali olanlar, tefrik edilmeksizin müteselsilen mesul olurlar.” düzenlemesi ve davada müteselsilen tahsil isteği olduğu gözetilerek, davaya konu tahsil kararı verilen miktarın müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmesi gerekir.
3-)Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.09.2001 günlü ve 2001/10-612 Esas, 2001/623 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, işkazası nedeniyle 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalıya yaptığı sosyal sigorta yardımları nedeniyle Kurumun uğradığı zararın tahsili için açılan rücuan tazminat davalarında, her bir masraf ve ödemeye, yapıldığı tarihten, peşin değere onay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerekir.
4-)Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca Kurumun rücu alacağı, hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, ilk peşin değerli gelirler ile harcama ve ödemeler toplamının (taleple bağlı kalınarak) tazmin sorumlusu davalıların kusuruna isabet eden miktarıyla sınırlı kısmına hükmedilmesi gerekir.
Mahkemenin bu maddi ve hukuki olguları gözardı ederek eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalılardan A. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. avukatları ile D. İnş. Taah. İş Mak. Orj. Yedek San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 17.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.