Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/4283 E. 2014/10084 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4283
KARAR NO : 2014/10084
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Mahkemesi : Ankara 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 03.12.2013
No : 2012/1176-2013/1273

Dava, davacının davalı işverenin A…Ş.. F…daki çalışmaları kapsamında itibari hizmet süresinin tespiti ve sigortalılık sürelerine eklenmesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, kararında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalıların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1 – Davacının işçi sicil kartından, davalı işyerinde, geçici işçi olarak, 20.09.1987 – 02.01.2005 tarihleri arasındaki dönemlerde laboratuar bölümünde, 15.03.2005 – 31.03.2005 tarihleri arasında meydan bölümünde, 19.09.2005 – 20.04.2006 tarihleri arasındaki dönemlerde laboratuar bölümünde 03.04.2006 – 05.08.2008 tarihleri arasında marangozhane bölümünde, 15.09.2008 – 01.10.2008 tarihleri arasında laboratuar bölümünde geçen çalışmaları olduğu, mahkemece, davalı işverenin A..Ş.. F..daki çalışmaları nedeniyle itibari hizmet süresinden yararlanma istemli emsal davalarda düzenlenen 19.11.1999 ve 13.10.2001 tarihli keşif tutanakları ile bilirkişi raporlarını değerlendiren bilirkişi raporunu esas alarak, davacının meydan bölümündeki çalışmaları dışlanarak 01.09.1987 – 01.10.2008 tarihleri arasındaki çalışmalar yönünden davanın kabulüne dair hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, itibari hizmet süresinden faydalanma şartlarının irdelenmesinde laboratuar bölümündeki çalışmaların kabulü ile meydan bölümündeki çalışmaların dışlanmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak bilirkişi raporu ile emsal dava dosyalarındaki bilirkişi raporlarında marangozhane bölümünün, boruhane, kaynak izole, tenekehane, ölçü kontrol, mekanik, elektrik, bakım onarım, laboratuar bölümleri ile birlikte irdeleme yapıldığı, marangozhanedeki çalışmaların 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi kapsamında belirtilen koşulları taşıyıp taşımadığının somut olarak araştırılıp irdelenmediği anlaşılmıştır.
O nedenle davacının, 03.04.2006 – 05.08.2008 tarihleri arasında marangozhane bölümündeki hangi tarihler arasında hangi işi yaptığının dökümlü olarak bildirilmesi için davalı işverenden bilgi istenmeli, davacının çalıştığı marangozhane bölümündeki çalışma koşullarının belirlenmesi için mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılmalı, davacının gördüğü işin türü ve niteliği, kapsamı, diğer bir anlatımla yaptığı işin geçtiği yerin sözü edilen olumsuz fiziksel dış etkenlere maruz kalan yerlerden olup olmadığı, açık ve kesin biçimde ortaya konulmalı, ilgili madde hükmüne göre sınırlı olarak sayılan iş kolunda çalışanların itibari hizmet süresinden yararlanabileceği de gözetilerek denetlemeye elverişli, çelişkiden uzak olarak düzenlenecek rapora göre karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik araştırma ve incelemeye karar verilmiş olması, usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2 – Kabule göre ise;
A-) Davacının, sicil kartında laboratuar bölümündeki çalışma başlangıç tarihinin 20.09.1987 tarihi olmasına rağmen kurulan kabul hükmünde 01.09.1987 tarihinin esas alınması;
B-) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüş olup, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinin 3. fıkrasının “… Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.” hükmü gereği, kurulan hükümde, kabul edilen dönemler yönünden işveren tarafından bildirilen çalışma gün sayısı ve buna isabet eden itibari hizmet gün sayısının açık ve net olarak belirtilmemesi;
C-) Hüküm fıkrasının 6. paragrafında düzenlenen yargılama giderleri kısmında, yargılama giderinin infazda tereddüte yer verecek şekilde davalıdan tahsiline hükmolunması;
Usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan T..Ş.. F..A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne iadesine, 06.05.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.