Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/4282 E. 2014/10085 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4282
KARAR NO : 2014/10085
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Mahkemesi : Ankara 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 03.12.2013
No : 2012/1174-2013/1271

Dava, davacının davalı işverenin A..Ş..F..daki çalışmaları kapsamında itibari hizmet süresinin tespiti ve sigortalılık sürelerine eklenmesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, kararında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalıların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1 – Davacının işçi sicil kartından, davalı işyerinde, geçici işçi olarak, 29.09.1988 – 03.02.1991 tarihleri arası dönemlerde, şeker ambarı bölümünde gösterilen 05.09.1991 – 18.11.1991 tarihleri arasında, işçi sicil kartında, meydan (inşaat) bölümü belirtilmesine rağmen, işveren tarafından düzenlenen hizmet döküm belgesinde, anılan dönem, şeker ambarı olarak gösterilmiş, 19.11.1991 – 27.09.1999 tarihleri arasında, işçi sicil kartında şeker ambarı bölümünde çalışmaları görülmesine rağmen, işveren tarafından düzenlenen hizmet döküm belgesinde, 19.11.1999 – 11.03.1999 tarihleri arasında şeker ambarında, 23.09.1999 – 30.01.2000 tarihleri arasında laboratuar bölümünde gösterilen davacının, işçi sicil kartında, 28.09.1999 – 01.10.2008 tarihleri arasında laboratuar bölümünde geçen çalışmaları olduğu, mahkemece, davalı işverenin A.. Ş..F..daki çalışmaları nedeniyle itibari hizmet süresinden yararlanma istemli emsal davalarda düzenlenen 19.11.1999 ve 13.10.2001 tarihli keşif tutanakları ile bilirkişi raporlarını değerlendiren bilirkişi raporunu esas alarak, davacının 29.09.1988 – 01.10.2008 tarihleri arasındaki çalışmalar yönünden davanın kabulüne dair, hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, itibari hizmet süresinden faydalanma şartlarının irdelenmesinde laboratuar bölümündeki çalışmaların kabulü yönünden isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davacının 05.09.1991 – 18.11.1991 tarihleri arasında sicil kartına göre meydan (inşaat) bölümünde, işveren tarafından düzenlenen hizmet döküm belgesine göre ise şeker ambarında belirtilen, yine, 23.09.1999- 27.09.1999 tarihleri arasında sicil kartına göre şeker ambarında, işveren tarafından düzenlenen hizmet döküm belgesine göre ise laboratuar bölümünde görülen çalışmalara ilişkin olarak davacının, işyerinin hangi bölümünde görevli olduğu ve davacının yaptığı işin ne olduğuna ilişkin çelişki giderilmeden ve bilirkişi raporu ile emsal dava dosyalarındaki bilirkişi raporlarında meydan bölümünün dışlandığı, şeker ambarı bölümü yönünden ise somut bir irdeleme yapılmadığı, davacının 05.09.1991 – 18.11.1991 ve 23.09.1999- 27.09.1999 tarihleri arasındaki dönemlerdeki çalışmalarının geçtiği bölüm ve yaptığı iş tespit edilip, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi kapsamında belirtilen koşulları taşıyıp taşımadığının somut olarak araştırılıp irdelenmediği anlaşılmıştır.
O nedenle, 05.09.1991 – 18.11.1991 ve 23.09.1999- 27.09.1999 tarihleri arasındaki dönemlerdeki çalışmalarında, hangi işi yaptığının dökümlü olarak bildirilmesi için, davalı işverenden bilgi istenmeli, çalışılan bölüm ve yapılan işe ilişkin çelişki giderilmeli; davacının, 05.09.1991 – 18.11.1991 ve 23.09.1999- 27.09.1999 tarihleri arasındaki dönemlerdeki çalışmalarında meydan bölümünde olması halinde; meydan bölümündeki dönem dışlanmalı, meydan bölümü dışında şeker ambarı bölümünde çalışma olması, ya da, dava dosyası kapsamındaki bilirkişi raporu ve emsal olarak kabul edilen dosyalardaki keşif tutanakları ve bilirkişi raporlarında etraflıca araştırılıp 506 sayılı Yasanın ek 5. maddesi kapsamında somut olarak değerlendirilen bölümlerden olmayan bölümlerde çalışmasının olduğunun tespit edilmesi durumu ile sicil kartı ve işveren tarafından düzenlenen hizmet döküm belgesinde çelişki bulunmayan şeker ambarı bölümündeki çalışmaları yönünden, davacının çalışma koşullarının belirlenmesi için, mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılmalı, davacının gördüğü işin türü ve niteliği, kapsamı, diğer bir anlatımla yaptığı işin geçtiği yerin sözü edilen olumsuz fiziksel dış etkenlere maruz kalan yerlerden olup olmadığı, açık ve kesin biçimde ortaya konulmalı, ilgili madde hükmüne göre sınırlı olarak sayılan iş kolunda çalışanların itibari hizmet süresinden yararlanabileceği de gözetilerek denetlemeye elverişli, çelişkiden uzak olarak düzenlenecek rapora göre karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik araştırma ve incelemeye karar verilmiş olması, usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2 – Kabule göre ise;
A-) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüş olup, 506 sayılı Yasanın Ek 5.
maddesinin 3. fıkrasının “… Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.” hükmü gereği, kurulan hükümde, kabul edilen dönemler yönünden işveren tarafından bildirilen çalışma gün sayısı ve buna isabet eden itibari hizmet gün sayısının açık ve net olarak belirtilmemesi;
B-) Hüküm fıkrasının 6. paragrafında düzenlenen yargılama giderleri kısmında, yargılama giderinin infazda tereddüte yer verecek şekilde davalıdan tahsiline hükmolunması;
Usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan T.. Ş..F..A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne iadesine, 06.05.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.