Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/3357 E. 2015/1826 K. 09.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3357
KARAR NO : 2015/1826
KARAR TARİHİ : 09.02.2015

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminata dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
13.05.2010 tarihinde davalı şirketin binasında konstrüksiyon işi yaparken yüksekten düşmesi sonucunda yaralan sigortalıya yapılan tedavi gideri ve geçici iş göremezlik ödemelerinin davalı işverenden tahsili amacıyla yapılan takipte, davalının itirazı nedeniyle itirazın iptali ile icra tazminatı istemiyle açıldığı anlaşılan eldeki davada, yargılama devam ederken diğer davalı sigorta şirketine davanın ihbar edilmesi ile sigorta şirketinin dahili davalı olarak davaya katıldığı, ancak, davacı Kurumun dahili davalı sigorta şirketi bakımından her hangi bir talebi olup olmadığı veya var ise talebinin kapsamının ne olduğu ve bu davada davalı sigorta şikretine karşı yapılan bir takibin bulunmaması karşısında, bu davalı bakımımından, ancak, alacak istemi ile dava açılabilmesine rağmen mahkemece her iki davalı hakkında yargılama giderine hükmedilmesine rağmen, asıl talep hakkında, sadece, davalı işveren şirket hakkında hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Ne varki, davalı sigorta şirketinin dahili davalı olduğu dikkate alındığında, bu davalı bakımından herhangi bir karar verilmemesi isabetsiz olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, davacı Kurum avukatının dahili dava ettiği sigorta şirketinden talebinin ne olduğu, HMK’nun 31.maddesi gereğince isticvap edilerek açıklattırılmalı, sonrasında davalı işveren bakımından itirazın iptaline yönelik istem bakımından ayrı, sigorta şirketine karşı açılan dava bakımından ayrı bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılara iadesine, 09.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.