Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/27562 E. 2015/3489 K. 02.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/27562
KARAR NO : 2015/3489
KARAR TARİHİ : 02.03.2015

Mahkemesi : İş Mahkemesi

Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı …. Başkanlığı işleminin iptali ile aylığın, kesilme tarihi itibarıyla yeniden bağlanması gerektiğinin ve borçlu olunmadığının tespiti, istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi…… tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakkında verilen boşanma kararı 2007 tarihinde kesinleşen davacıya, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu hükümleri kapsamında sigortalı olan babası üzerinden, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle 24.05.2012 tarihinde yeniden evlenmesi ve Kurum tarafından yapılan araştırma sonucunda, davacının uyuşmazlık konusu dönemde boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, Kurumca 2008 yılının Ekim ayında gerçekleştirilen işlemle kesilerek, 2008-2012 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de; Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu’nca gerçekleştirilen soruşturmada elde edilen somut veri ve saptamalar, İlçe Seçim Başkanlığı’nın 11.09.2013 tarihli yazısına göre, her ne kadar davacının eşinin 2010 seçimlerinde oy kullanmadığı belirtilse de, 2009, 2010 ve 2011 seçimlerinde davacı ve eşinin, aynı okulda ve aynı sandıkta isimlerinin yer aldığı, 04.09.2013 tarihli emniyet araştırmasında, davacı ve eşinin .. Mah. … Cad. .. no’lu adrese 2011 tarihinden itibaren taşındıkları ve halen birlikte yaşadıklarına dair tespitin yapıldığı, 29.03.2013 tarihli Sosyal Güvenlik Kontrol Memuru raporunun aksinin ispat edilemediği, kaldı ki davacı ve boşandığı eşinin 24.05.2012 tarihinde yeniden evlendikleri ve 2. kez Kurum Rapor’undan sonra 24.06.2013 tarihinde yeniden boşandıkları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile boşandığı eşinin talep konusu dönemde de fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurularak davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerekirken, mahkemece delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek istemin reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.