Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/25191 E. 2014/25360 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/25191
KARAR NO : 2014/25360
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

Mahkemesi : İstanbul 11. İş Mahkemesi
Tarihi : 04.12.2009
No : 2006/230-2009/387

Dava; 21.09.2000 tarihli trafik-iş kazasında sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirler ile yapılan ödemelerden oluşan Kurum zararının 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Güven Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Zorunlu mali sorumluluk sigortası; “Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak” üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla sigorta şirketinin, Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır.
506 sayılı Yasanın 26. maddesi ile Kuruma tanınan rücu hakkı Kanundan doğan bağımsız bir rücu hakkı vasfında olup, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; sigorta şirketinin 2918 Sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle, poliçe limitini teşkil eden miktarın sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödediği miktar kadar sorumlu tutulmaması, yargılama giderleriyle vekalet ücretinden sorumluluğun da, poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir.
Rücu davalarında faiz başlangıç tarihinin giderler yönünden sarf ve tediye tarihleri olduğu, sigorta şirketleri bakımından 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 ve 99. maddeleri ile Karayolları Trafik Garanti Fonu Yönetmeliği’nin 12,13 ve 14. maddelerinde yazılı şekilde bir başvurunun varlığına karşın gerekli ödemenin yapılmaması halinde, davalının anılan düzenlemede öngörülen 8 iş günlük yasal sürenin sonunda temerrüde düşeceği, gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvurulması ya da hiç müracaatın bulunmaması halinde ise davalının temerrüdü söz konusu olmayacağından, faiz başlangıcının icra takibine girişilmişse takip tarihi, dava açılmışsa dava tarihi olarak kabul edilmesi gerekir.
Somut olayda;
a)Sigorta olayına karışan aracın sigortacısı sıfatıyla, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinde, sakatlık ve ölüm giderleri yönünden öngörülen kişi başına 7.000,00 TL’lik limit ile sorumlu olan davalı sigorta şirketi, sigortalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında, destekten yoksun kalma tazminatı olarak 24.01.2005 tarihinde poliçe limitinin tamamını ödediğine ilişkin savunması gözetilerek, mükerrer ödemeye meydan verilmemesi açısından, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı yönünden dayanağı belgeler de getirtilerek yöntemince araştırıldıktan sonra, poliçe limitinin ödenmesi halinde tedavi giderleri dışındaki talep hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi,
b)Davalı sigorta şirketinin temerrüde düşürülmediğinin anlaşılması karşısında, tahsiline karar verilen alacağa dava tarihinden yasal faiz işletilmesi gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde onay, sarf ve tediye tarihlerinden faiz işletilmesi,
c)Davalı sigorta şirketinin harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden, poliçe limiti kapsamında sorumlu olması gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuş olması isabetsiz bulunmuştur.
2-Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2013 gün 2012/10-1156 E. 2013/339 K. sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, trafik kazası sonucu genel sağlık sigortalısına yapılan sağlık giderlerinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi limiti kapsamında kalan kısmı için, 6111 sayılı Kanununun 59. maddesi ile 2918 sayılı Kanununun 98.maddesinde yapılan değişikliğin yürürlük tarihi olan 25.02.2011 tarihinden itibaren, sigorta şirketlerine, Güvence Hesabına, sürücü ve işletene karşı, Kurumun rücu hakkının sona erdiğinin kabulü gerekir.
Hal böyle olunca; tedavi giderleri kapsamındaki Kurum talebine ilişkin davanın, yasal dayanağını oluşturan düzenlemenin, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasanın 59 ve Geçici 1. maddeleri hükmü uyarınca ortadan kalkması nedeniyle, bu talep hakkındaki davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmelidir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Güven Sigorta A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı Güven Sigorta A.Ş.’ye iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.