Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/23616 E. 2016/3868 K. 22.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23616
KARAR NO : 2016/3868
KARAR TARİHİ : 22.03.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, trafik iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelir, geçici iş göremezlik ödemeleri ve tedavi giderinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle, Sağlık Bakanlığı yönünden davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurum vekilinin tüm, davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesi olup, 11.04.2007 tarihinde meydana gelen trafik iş kazası sonucu sigortalının yaralandığı, Kurumca bağlanan gelir, yapılan tedavi gideri ve geçici iş göremezlik ödemelerinin tahsili amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yasa Koyucu tarafından, 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir.
6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1 maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 91. maddesine göre de, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, Güvence Hesabının, sürücünün ve işletenin, zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.
Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleten ile sürücülerinde yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Sigorta sözleşmesinin sağladığı teminattan yararlanmayanların bu haktan da yararlanamayacakları açıktır. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.
Hal böyle olunca, anılan yasal değişikliğin, borca konu kaza ve dava tarihinden sonra yürürlüğe girdiği ve tedavi giderinin kaza tarihindeki poliçe limitini aşmadığı gözetilerek ve ayrıca sigortalının 09.02.2011 tarihli kontrol muayene sonucu araştırılarak, iş göremezlik oranında düşme olup olmadığı ve bunun bağlanan gelire ve ilk peşin değer üzerinde etkisi bulunup bulunmadığı araştırılarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde davalı … vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.