YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2344
KARAR NO : 2014/7277
KARAR TARİHİ : 31.03.2014
Mahkemesi :Van İş Mahkemesi
Tarihi :11.12.2013
No :2012/160-2013/582
Dava, davacının, Kurumun yaşlılık aylığının iptaline yönelik işleminin iptali ile ödenmeyen aylıklarının faizi ile tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasanın 35 ve Geçici 10. maddeleridir. 15.01.1946 doğumlu olan davacıya, anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde Kurumca 01.06.2003 tarihinden itibaren 5465 gün primi ödenmiş sigortalılık süresi üzerinden yaşlılık aylığı bağlandığı, 21.01.2003 tarihindeki 40 adet prim ödemesinin, yapılan denetim sonucu gerçeğe aykırı olarak, bilgisayar programı sayesinde ödenmiş gibi Kurum kayıtlarına işlendiğinin belirlenmesi nedeni ile, bağlanan aylığın başlangıçtan itibaren iptal edildiği, Kurumca belirlenen prim borcunun 12.09.2008 tarihinde ödenmesi sonucu, mahkemece, 01.10.2008 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı tahsisine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, öncelikle davacıdan, Kurumun gerçek olmadığını iddia ettiği primlere yönelik ödeme makbuzlarının bulunup bulunmadığı sorulmalı, ibraz edilememesi halinde, gerçek olmayan prim ödemelerinin kapsadığı dönem Kurumdan sorularak belirlenmeli, bu dönem haricinde, primi ödenmiş sigortalılık süresi tespit edilmeli, davacının 1479 sayılı Yasanın Geçici 10. maddesinin 3. fıkrası gereği, primi ödenmiş sigortalılık süreleri üzerinden başlangıçtan itibaren tahsis şartlarının varlığı irdelenmeli, 5465 gün primi ödenmiş sigortalılık süresi gözetilerek bağlanan aylık ile ihtilaf konusu dönem haricindeki sigortalılık süreleri gözetilerek bağlanacak olan aylık arasındaki farkların Kurumca her zaman tahsilinin mümkün olduğu ve davacıya 5465 gün primi ödenmiş
sigortalılık süresi üzerinden ise prim borcunun ödendiği 12.09.2008 tarihini takip eden aybaşı olan 01.10.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı tahsisi gerektiği nazara alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüş olup, anılan hükme aykırı olarak, kararda, davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, Kurumun işleminin tamamen iptali sonucunu doğuracak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 31.03.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.