Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/22096 E. 2014/25872 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22096
KARAR NO : 2014/25872
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Mahkemesi :İstanbul 21. İş Mahkemesi
Tarihi :26.06.2014
No :2013/560-2014/484

Davacı, davalıya ait pasajda 12.9.1994-01.7.2013 tarihleri arası dönemde kapıcılık yapmak suretiyle sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddeleri uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Mahkemece resen araştırma ilkesi doğrultusunda, tarafların gösterdiği tanıklar ile yetinilmeyerek, civar apartmanlarda uzun yıllar oturan komşu ya da yakın yerlerde kayıtlara geçmiş çalışanlar (diğer apartmanların kapıcıları, komşu market ve bakkal işleten ve çalışanları) ile davacının bu çalışmalarını bilebilecek durumda olan mahalle muhtarı veya azaları tespit edilip tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmalı, dava konusu dönemlerdeki muhtarlıktan veya zabıtadan da sözü edilen pasaja ilişkin kapıcılıkla ilgili kayıt ve belgeler olup olmadığı sorulmalı, varlığının tespiti halinde dosya içerisine yöntemince celbi sağlanarak davacının iddialarını teyit edip etmediği yönünden değerlendirme yapılmalı, işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında davaya konu pasajda davacının; her gün çöp toplama, pasaj sakinleri için alışveriş, ekmek vesaire ihtiyaçlarının alımı gibi işlerini karşılama, pasajda temizlik gibi hizmetleri yerine getirip getirmediği ve yaptığı işlerin gün içinde aldığı zaman

dilimi belirlenmeli, davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı yapıldıysa kim tarafından yapıldığı, pasajda bu işleri yapan başka biri olup olmadığı, davacının aynı dönemde başka yerlere temizlik vs. gibi işlere gidip gitmediği ve davacının oturduğu yere ilişkin olarak kira ödemesi yapıp yapmadığı tespit edilmeli; buna göre çalışmanın tam zamanlı mı yoksa yarı zamanlı mı olduğunun tespiti ile, yarı zamanlı çalışmanın kabulü halinde günlük çalışma saatine göre (4857 sayılı İş Kanununun 63. maddesi gereğince 7.5 saat çalışmanın 1 günlük çalışma hesabı ile) haftalık ve aylık çalışma süresinin kaç gün olduğu açıkça belirlenmeli, buna ilişkin olarak gerektiğinde uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle, kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde Kuruma bildirimi olmayan davacının çalışma süresi açıklığa kavuşturularak yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmelidir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29.04.2011 gün, 21-130-256 sayılı kararı)
Ayrıca davacının uyuşmazlık konusu dönemi de kapsar şekilde 6.9.2011-24.7.2013 tarihleri arası 5510 sayılı Yasa kapsamında 4/1-b bildirimli çalışmasının mevcut olduğu, davacıya ait 4/1-b çalışmalarına ilişkin tüm kayıtların davalı Kurumdan celp edilerek, yapılan işin mahiyeti ve bu işin davacının talep konusu 4/1-a kapsamındaki çalışma süresine etkisinin de değerlendirilerek açıklığa kavuşturulması gerekir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 8.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.