Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/21137 E. 2014/25877 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21137
KARAR NO : 2014/25877
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Mahkemesi : Elbistan İş Mahkemesi
Tarihi : 18.06.2014
No : 2013/275-2014/676

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Dava, davacının 1982-2012 yılları arasında davalı işyerinde geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 25.4.1994-27.5.2003 tarihleri arasında davalı Köy Tüzel Kişiliği nezdinde çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de karar eksik incelemeye dayalıdır.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79. maddesinin onuncu fıkrasında, yönetmelikle belirlenen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları, Kurumca saptanamayan sigortalıların, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak (5) yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilâm ile kanıtlayabildikleri takdirde, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılarının göz önünde bulundurulacağı açıklanmış olup, anlaşılacağı üzere, çalışmanın tespiti istemiyle hak arama yönünden getirilen süre, doğrudan doğruya hakkın özünü etkileyen hak düşürücü niteliktedir ve dolması ile hakkın özü bir daha canlanmamak üzere ortadan kalkmaktadır. Fıkrada öngörülen hak düşürücü süre uygulamasında, hizmetin ara vermeksizin kesintisiz gerçekleştiği durumlarda, çalışmanın sona erdiği (işten çıkış yapıldığı) yılın sonuna karşılık gelen 31 Aralık gününden başlayarak (5) yıllık sürenin hesaplanması gerekmektedir.
İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanun’un 79/1.maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİYön.Madde16), dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİYön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİY. Yön. Madde 18) vs.dir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına işe giriş bildirgesinin ve dönem bordrosunun verilmediği, Kuruma bildirilen herhangi bir çalışmanın bulunmadığı, Kaymakamlık onaylı 25.04.1994 ve 27.05.2003 tarihli bekçi seçim mazbatasının yönetmelikte sayılan belgelerden olmadığı, hak düşürücü süreyi kesebilecek nitelikte herhangi bir belgenin dosya arasında bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafından temyize getirilmeyerek çalışmanın 2003 yılında sonlandığı yönündeki kabulü dikkate alındığında, Mahkemece tespitine karar verilen hizmet tarihini izleyen 2003 yılının sonundan itibaren hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.