YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2102
KARAR NO : 2014/3454
KARAR TARİHİ : 24.02.2014
Mahkemesi : Sakarya İş Mahkemesi
Tarihi : 28.11.2013
No : 2012/4-2013/926
Davacı : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı adına Av. E.. G..
Davalı : T.. V..San. A.Ş. Genel Müdürlüğü adına Av. F.. S..
Davacı SGK Başkanlığı vekili, 02.01.2002 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden sigortalı işçi İ..A..’ın haksahiplerine Kurumca yapılan sosyal sigorta yardımlarının 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca rücuan ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, tarafların avukatlarının temyiz etmeleri üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Mustafa Arınmış tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebepler ile özellikle temyiz nedenlerine göre, davacının avukatının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Davalının avukatının temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemenin uyma kararı verdiği Dairemizin bozma kararında ayrıntıları açıklandığı üzere; 02.01.2002 tarihinde marangozhane önünde kar küreme işinde çalışırken sigortalının kalp krizi geçirmesi üzerine kaldırıldığı Sakarya Devlet Hastanesinde “miyokard infarktüsü” sonucu ölmesi şeklinde meydana gelen zararlandırıcı sigorta olayına ilişkin, öncelikle tıbbi rapor alınarak iş kazası ile ölüm olayı arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı kuşku ve duraksamaya yer kalmayacak şekilde açıklığa kavuşturulmalı, illiyet bağı olduğunun belirlenmesi halinde; iş yerinde iş güvenliği tedbirlerini alma ve bu tedbirlere uyulması için gerekli eğitim ve denetim yetki ve sorumluluğunun işverenlere ait olduğu ile kusur raporlarının 506 sayılı Yasanın 26, 1475 sayılı Yasanın 73, 4857 sayılı Yasanın 77 ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd. maddelerine uygun olması gerektiği dikkate alınarak, gerçek kusur oran ve aidiyetlerinin belirlendiği kusur raporu alınarak yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, işkazasının maddi olgu ve verilerine uygun olmayan kusur raporu dayanak alınarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.