Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/20927 E. 2015/22777 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20927
KARAR NO : 2015/22777
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Mahkemesi : Bakırköy 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 07.04.2014
No : 2013/53-2014/123

Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde M.. B.. yönünden davanın reddine, diğer davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı K… avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve temyiz nedenlerine göre, sair temyiz itirazlarının REDDİNE;
2-)İşverenin 5510 sayılı Kanunun 23. maddesine göre sorumluluğu; kusursuzluk ilkesine dayanır. İş kazasında işverenin hiç kusuru olmasa bile, şayet sigortalının işe girişi süresinde Kuruma bildirilmemişse, Kurumca yapılan sosyal sigorta yardımlarından 23. maddeye göre sorumlu tutulması gerekir.
Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun 12. maddesinde, işverenin adına ve hesabına işin veya görülen hizmetin bütününün yönetim görevini yapan kimselerin “işveren vekili” olduğu, bu Kanun’da geçen işveren deyiminin işveren vekilini de kapsadığı belirtilmiş, maddenin devamında, İşveren vekilinin ve 4857 sayılı İş Kanununda tanımlanan geçici iş ilişkisi kurulan işverenin, bu Kanunda belirtilen yükümlülüklerinden dolayı işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
Bu düzenlemeler ışığında, 23. maddenin uygulanmasının söz konusu olduğu durumlarda; şayet işyeri işveren vekilince yönetiliyorsa, maddelerde gösterilen “işveren” deyiminin yerine “işveren vekili” deyimi ikame olunacak ve işverenin sorumlu olduğu durumun sonuçlarına işveren vekili de katlanmak zorunda kalacaktır.
Bu yasal çerçevede ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre; 23. madde gereğince hakkında açılan davanın kabulüne karar verilen davalı şirketin işveren vekili olduğu ve işkazasının meydana geldiği işyerini yönettiği belirgin olan davalı M.. B.. hakkında açılan davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı K… avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.