Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/19694 E. 2016/731 K. 25.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19694
KARAR NO : 2016/731
KARAR TARİHİ : 25.01.2016

Mahkemesi : Karşıyaka 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 23.06.2014
No : 2013/321-2014/203

Dava, davacının rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Yasanın 26. maddesidir.
Mahkemece, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Öncelikle, doğru bir sonuca ulaşabilmek için, davalı yönünden konuyu ele almak, hukuki durumuna göre sorumluluğunu belirlemek ve bu sorumluluğun yasal dayanağı açısından zamanaşımı durumunu tartışmak gerekir.
Somut olayda, davalılar işveren konumunda olup uygulamada 26. maddeye dayalı rücu davalarında, sigortalının halefi sıfatıyla Sosyal Güvenlik Kurumu 1.kişi, işveren 2.kişi, bunun dışında kalanlar ise 3.kişi olarak tanımlanmaktadır.
Sigortalı ile işverenler arasındaki hukuki ilişki, hizmet sözleşmesine dayandığından, sigortalının halefi durumundaki Kurum ile işverenler arasındaki rücu davalarında, zamanaşımı, Borçlar Kanununun 125.maddesine göre 10 yıldır. Zamanaşımının başlangıcı ise, olay tarihi değil, Kurumca bağlanan gelirlerin onay tarihi, tedavi gideri ve benzeri ödemelerin ise ödeme tarihidir. O halde, her ne kadar geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi gideri yönünden, ödeme tarihinden itibaren 10 yıllık sürenin geçmesi nedeni ile zamanaşımı gerçekleşmiş ise de, sigortalıya bağlanan gelirin onay tarihi itibariyle, bu süre dolmadığından, davalılar hakkındaki davanın zamanaşımı sebebiyle tümden reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.