Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/18301 E. 2015/22214 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18301
KARAR NO : 2015/22214
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

Mahkemesi : İzmir 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 30.04.2014
No : 2013/470-2014/328

Dava, yaralanan sigortalıya yapılan sosyal sigorta yardımlarının tahsili için başlatılan, toplam 6.295,54 TL’lik icra takibine yapılan itirazın iptali ile inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulü ile toplam 4.721,66 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2014 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1.890,00 TL. olarak değiştirmiştir.
Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkâr) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir.
Somut olayda, 1.573,88 TL reddedilen tutarın yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğu anlaşılmakla, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün değildir.
Hal böyle olunca, davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibariyle, kesinliği nedeniyle reddi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 15.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.