Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/17255 E. 2015/21012 K. 01.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17255
KARAR NO : 2015/21012
KARAR TARİHİ : 01.12.2015

Mahkemesi : Ankara 8. İş Mahkemesi
Tarihi : 31.03.2014
No : 2011/915-2014/512

Dava, 04.12.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan Emekli Sandığı sigortalısı için yapılan ortez ve tedavi gideri nedeniyle uğranılan zararın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve % 40 icra inkar tazminatı istemine lişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce resen gözetilmesi gerekir.
İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte özel mahkemeler olup, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106’ncı maddesi ile mülga 506 sayılı Kanun’un 134. maddesinde bu Kanunların uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 sayılı Kanun’un 101’inci maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.
5510 sayılı Kanun’un geçici 4’üncü maddesinde ise; “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanuna göre; aylık, tazminat, harp malûllüğü zammı, diğer ödemeler ve yardımlar ile 08.02.2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre ek ödeme verilmekte olanlara, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dâhil 5434 sayılı Kanunda kendileri için belirtilmiş olan şartları haiz oldukları müddetçe bunların ödenmesine devam olunur. Ancak, 5 ilâ 10 yıl arasında fiili hizmet süresi olan iştirakçilerden dolayı dul ve yetim aylığı almakta olanların, aylık ve diğer ödemeleri, bu Kanunun 32 nci, 34 üncü ve 37 nci maddelerindeki şartları haiz oldukları müddetçe devam edilir… Bu madde kapsamına girenlerin aylıklarının bağlanması, artırılması, azaltılması, kesilmesi, yeniden bağlanması, toptan ödemeleri, ilgi devamı, ihya ve borçlanmaları, diğer ödemeler ve yardımlar ile emeklilik ikramiyeleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dâhil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır ve bu maddenin uygulanmasında mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri ayrıca dikkate alınır.” hükmü öngörülmüştür.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmeye göre; uyuşmazlığın çözümünde; 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanacak olup, 5510 sayılı Kanun’un uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu durumda 5510 sayılı Kanun’un 101’inci madde hükümlerine göre sınırlı yetki ile donatılmış İş Mahkemesi görevli olmaması nedeniyle, genel Mahkemenin görevli olduğu gözetilmeksizin, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.