Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/16466 E. 2014/19178 K. 30.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16466
KARAR NO : 2014/19178
KARAR TARİHİ : 30.09.2014

Mahkemesi :Antalya 2. İş Mahkemesi
Tarihi :25.06.2013
No :2012/263-2013/341

Dava, iflasın ertelenmesi kararı kapsamında icra takibi ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkeme, yazılı biçimde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Yasanın 88. maddesi; “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” hükmünü içermektedir. İcra İflas Kanununun 179/b maddesi ise, “Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez… Erteleme süresi azami bir yıldır. Bu süre kayyımın verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler ile uzatılabilir; ancak uzatma süreleri toplamı dört yılı geçemez. Kayyım, mahkemenin belirleyeceği sürelerde iflâsı ertelenenin faaliyetleri ve işletmenin durumu konusunda düzenli olarak mahkemeye rapor verir…” hükmünü öngörmektedir.
Davacının 5510 Sayılı Kanunun anılan madde kapsamında kurum alacağından işveren ile birlikte teselsül hükümleri gereğince sorumluluğu için prim veya diğer kurum alacağının tahakkuk ettiği ve ödenmesi gereken dönemde üst düzey yönetici sıfatıyla şirketi temsil ve ilzam yetkisine sahip bulunması ve prim borcunun haklı bir sebep olmaksızın ödenmemiş olması gerekir. 2012/10943-10944-10945-31320-31321-31330 takip nolu ödeme emirlerine konu borç, dava dışı Anonim Şirketin 2010/12. ay ila 2012/2. aylar arası prim, işsizlik sigortası ve damga vergisi borcuna ilişkin olup 24.05.2012 tarihinde davacıya tebliğ edilmiş, eldeki dava da 30.05.2012 tarihinde açılmıştır. Davacı, davalı dönemi kapsayacak biçimde 26.04.2010 tarihli yönetim kurulu kararıyla 3 yıl süreyle yönetim kurulu başkanlığına seçilmiştir. Dava dilekçesi ekinde sunulan Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.06.2009 tarih 2008/770 Esas 2009/318 Karar sayılı ilâmıyla T. Giyim Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin İcra İflas Kanununun 179/a ve 179/b maddeleri uyarınca iflasının altı ay süreyle ertelenmesine karar verildiği, yine dilekçe ekinde sunulan tensip zaptına göre Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/1082 Esas sayılı dosyasında 24.11.2009 tarihinde açılan dava ile iflasın ertelenmesi süresinin 1 yıl uzatılmasının talep edildiği, ancak her iki dosyanın da akıbetlerinin araştırılmadığı görülmektedir. Davacı eldeki dava ile asıl şirket hakkında erteleme kararı bulunduğunu ve kendisinin de sorumlu olmayacağını öne sürerek takibin iptali ile borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Mahkemece, iflas erteleme dönemleri ve takibe konu prim borçlarının bu dönemlere ilişkin olup olmadığı araştırılıp belirlenmeden davanın yazılı biçimde kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
Diğer taraftan; 11.09.2014 tarihli ve 29116 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngörülen istisnaları haricinde aynı tarih itibariyle yürürlüğe giren İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 6552 sayılı Kanunun 81. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 60. maddesinin 1, 2, 3, 9 ve 19. fıkralarında; “(1)2014 yılı Nisan ve önceki aylara ilişkin olup bu maddenin yayımlandığı tarihten önce tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;
a) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,
b) Bu maddeye göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenmesi imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi,
c) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgili kanunları gereğince takip edilen damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,
ç) 30/4/2014 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin olup bu maddenin yayımlandığı tarihten önce Kurumca resen tahakkuk ettirilerek işverene tebliğ edildiği hâlde bu maddenin yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan; özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespitler sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi,
d) Bu Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olanların genel sağlık sigortası primi,
e) Sosyal güvenlik kanunlarına göre emeklilik veya yaşlılık aylığı almakta iken 5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerlerinde çalışmaları nedeniyle aylıkları kesilmesi gerekenlere, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ödeme dönemine kadar yersiz olarak ödendiği tespit edilen aylıklara ilişkin borç, asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu maddenin yayımlandığı tarihe kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu maddede belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi ferî alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir.
(2)30/4/2014 tarihine kadar (bu tarih dâhil) işlenen fiillere ilişkin olup bu maddenin yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan idari para cezası asıllarının %50’si ile bu tutara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu maddenin yayımlandığı tarihe kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu maddede belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde idari para cezası asıllarının kalan %50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi ferî alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilir.
(3) Bu madde hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların;
a) Bu maddenin yayımlandığı tarihi izleyen ay başından itibaren; birinci fıkranın (d) bendinde belirtilen borçlular yedi ay içinde, diğer bentlerde belirtilen borçlular ise üç ay içinde Kuruma başvuruda bulunmaları,
b) İlk taksiti bu maddenin yayımlandığı tarihi izleyen ay başından itibaren; birinci fıkranın (d) bendinde belirtilen borçlular sekiz ay içinde, diğer bentlerde belirtilenler ise dört ay içinde, diğer taksitlerini ise ikişer aylık dönemler hâlinde azami on sekiz eşit taksitte ödemeleri, gerekir.
(9) Bu madde hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların, bu maddelerde belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları şarttır.
(19) Bakanlar Kurulu, bu maddede öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini, bu maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen borçlular yönünden altı aya kadar, diğer borçlular yönünden ise bir aya kadar uzatmaya yetkilidir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yapılandırma hükümlerinden yararlanabilmek için açıklanan yasal düzenlemede belirtilen genel sağlık sigortası primi haricindeki alacaklar bakımından 31.12.2014, genel sağlık sigortası primi alacakları yönünden ise 30.04.2015 tarihine kadar Kuruma başvuruda bulunulması gerekmektedir.
Ayrıca, anılan maddenin 9. fıkrası hükmüne göre de, yapılandırma hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların, bu maddelerde belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları şarttır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan ve karar tarihinden sonra yürürlüğe giren yasal düzenleme gereği, davaya konu borcun yapılandırma kapsamında bulunduğu gözetilmeli, bu çerçevede 6552 sayılı Kanunun tanıdığı alacakların yeniden yapılandırılması olanağından yararlanılıp yararlanılmadığı incelenmeli, yapılandırma başvuru süresinin bitiş tarihleri ile Geçici 60. maddenin 9. fıkrasının “Bu madde hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların, bu maddelerde belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları şarttır.” hükmü de göz önünde bulundurularak, yapılacak değerlendirmeye göre bir karar verilmelidir.
Bu hukuki olgular çerçevesinde, yeniden inceleme yapılmak üzere mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekmektedir.
O halde; davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.