Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/15398 E. 2014/18999 K. 30.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15398
KARAR NO : 2014/18999
KARAR TARİHİ : 30.09.2014

Mahkemesi : Zonguldak 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 30.01.2014
No : 2013/44-2014/18

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı Kurum, 16.02.2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalı F. S. S.’e yapılan harcama ve ödemelerden oluşan sosyal sigorta yardımlarının 5510 sayılı Kanun’un 21/1’inci maddesi uyarınca davalı işverenden rücuan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Kömür madeninde 08:00 – 16:00 vardiyasında sigortalı yedek ile ustası ve iki kişilik diğer ekiple birlikte malzemelikten direk alarak çalışma alanına götürmek üzere, ayak başından aşağı doğru sıralanarak, elden ele geçirmek suretiyle direkleri taşıyıp istifledikleri; istif yerinden çalışma alanına taşıma yapmak için aşağı geçerken sigortalının ıslak direğe basarak düştüğü ve eğim nedeniyle 6 – 7 metre yuvarlanarak yaralandığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece iki ayrı bilirkişi kusur raporu alınmış olup; ilk bilirkişi kusur raporunda kazaların önlenmesinde yetersiz kalması ve elle taşıma işi için yeterli sayıda işçi görevlendirmediği gerekçesiyle davalı işverenin kusuru %30, bastığı yere dikkat etmeyerek dikkatsiz hareket ettiği gerekçesiyle sigortalı kusuru %70 oranında; ikinci kusur raporunda ise güvenli ortam oluşturmak için tedbir alarak gözetim ve denetim sorumluluğunu yerine getirmediği gerekçesiyle davalının kusuru %75, ıslak zemine yürümenin tehlikeli olduğunu bildiği gerekçesiyle sigortalının kusuru %25 olarak belirlenmiştir. Mahkemece, ikinci kusur raporu esas alınmak suretiyle istem hüküm altına alınmış ise de; anılan raporlarda kısmen farklı gerekçelerle farklı oranlarda davalı kusurları belirlendiğinden bu açık çelişki giderilmeden raporlarından birine itibar edilemez.Hal böyle olunca; yeniden yeniden kazanın meydana geldiği iş kolunda, iş güvenliği ve işçi sağlığı konularında uzman bilirkişilerden oluşacak kuruldan önceki raporları tartışan, 5510 sayılı Kanunun 21, 6331 sayılı Kanunun 37’nci maddesi uyarınca yürürlükten kaldırılan ancak zararlandırıcı sigorta olayının meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 77’nci maddesine uygun olarak düzenlenmiş kusur raporu alınarak, söz konusu çelişki giderilip, davalının kusur oran ve aidiyetinin gerçeğe uygun olarak tespiti gerekirken, eksik araştırma, inceleme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.