YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14444
KARAR NO : 2015/1984
KARAR TARİHİ : 12.02.2015
Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı … avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’nda askerlik ödevini yerine getirmekteyken 1992 yılında vurularak sakatlanan davacıya 01.10.2011 tarihinden itibaren davalı Kurumca 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu hükümleri gereğince görev malûllüğü aylığı tahsis edildiği anlaşılmakta olup istem, aylığın 01.02.2003 günü itibarıyla bağlanarak biriken aylıkların yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkindir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesinde, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle (o kanunun değiştirilen 2. maddesinin Ç, D ve E fıkralarında istisna edilen işlerde çalışanlar hariç) işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile görevli olarak gerek görülen yerlerde iş mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin, İşçi Sigortaları Kurumu ile sigortalılar veya yerine kaim olan hak sahipleri arasındaki uyuşmazlıklardan doğan itiraz ve davalara da bakacağı belirtilmiş, 506 sayılı Kanunun 134. ve 1479 sayılı Kanunun 70. maddelerinde, bu Kanunun uygulanmasından doğan uzlaşmazlıkların, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görüleceği açıklanmış, 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 101. maddesinde de, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan durumlarda, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinde, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan zarar görenlerce açılan tam yargı davaları idari dava türleri arasında sayılmıştır.
İnceleme konusu davada taraflar arasındaki hukuki ilişki, çekişmenin niteliği ve dayanılan hukuki sebep dikkate alındığında, uyuşmazlığın çözümünde 506, 1479, 4857, 5510 sayılı Kanunların uygulama yeri olmadığından sınırlı yetki ile donatılmış iş mahkemelerinin görevi bulunmamakta, bu tür davalar idari yargının görev alanı içerisine girmektedir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu işin esasına girilerek karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.