Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/13851 E. 2014/18551 K. 25.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13851
KARAR NO : 2014/18551
KARAR TARİHİ : 25.09.2014

Mahkemesi : Ankara 15. İş Mahkemesi
Tarihi : 21.05.2014
No : 2013/559-2014/411

Dava, Alman rant sigortasına girişin, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Alman rant sigortasına giriş olan 21.11.1987 tarihinin, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak tespiti istemine ilişkin olan davada; Dairemizin 27.06.2013 günlü bozma kararına uyulmak suretiyle önceki gibi davanın kabulüne karar verilmiş ise de; hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğu gibi, bozma kararına uyulduğu halde bozmanın gereği yerine getirilmemiştir.
Şu halde yapılması gereken iş; ayrıntıları Dairemizin 27.06.2013 günlü bozma kararında açıklandığı üzere; Alman sigorta kurumuna ait sigorta hesabında, davaya konu yapılan ve rant sigortasına giriş tarihi olarak öngörülen 21.11.1987 tarihini de içeren 01.09.1985-14.06.1988 tarihleri arası dönemde “Pflichtbeitragszeit berufliche Ausbildung (Meslek eğitimi için zorunlu prim süresinin) dönüşümlü olarak kayıtlı bulunması karşısında; anılan sigorta hesabındaki kayıtlı sürelerin , bahsedilen Uluslararası Ek Sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malüllük, yaşlılık ve ölüm Sigortalarından Alman rant sigortasına giriş niteliğinde bir sigortalılık süresi olup olmadığı usulünce araştırılmalı; yapılacak araştırma neticesi, rant sigortası kapsamında bulunmadığının anlaşılması halinde, Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin sigorta başlangıcına dair ikili sözleşme hükmünün uygulanmasını gerektirecek nitelikteki rant sigortasına giriş tarihi açıkça belirlenmeli ve böylece davacı istemi bu çerçevede yeniden değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.