Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/12242 E. 2014/19119 K. 30.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12242
KARAR NO : 2014/19119
KARAR TARİHİ : 30.09.2014

Mahkemesi : Zile Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 06.03.2014
No : 2010/284-2014/101

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davanın yasal dayanağı, mülga 506 sayılı Kanunun 79/10.maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davaların kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar ve 26.02.2003 tarihli kararında ayrıntıları açıklandığı üzere; kural olarak işe giriş bildirgeleri sigortalının imzasını içermelidir. Sigortalı, bildirgeyi hile, hata veya manevi baskı altında imzaladığını ileri sürmemiş veya imzanın kendisine ait olmadığını ya da kesintisiz çalıştığını söylememiş ise, birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve işyerinden yapılan kısmi bildirimler, sigortalının o işyerinde kesintili çalıştığına karine oluşturur. Bu karinenin aksinin ancak eş değer de delillerle kanıtlanması gerekmekte olup tanık sözlerine değer verilemez. Yine, Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları gereği olarak; kamu kurum ve kuruluşlarında geçen çalışmaların ve ücret ödemelerinin belgelere dayanması asıldır.
Yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde, birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve davacının kesintisiz olarak çalışmalarının geçtiğini iddia ettiği işyerinin bir kamu kurumu olan Zile Belediyesine ait olduğunun gözetilmesi isabetli ise de; 1989/3. dönem bordrosunda 90 gün ve 1995/2. dönem bordrosunda 119 günlük çalışmanın davacı ad ve soyadı bulunmakla birlikte farklı sicil numarasından bildirildiği anlaşılmakla, davacı hizmet cetvelinde yer almayan bu dönemlere ait çalışmalar bakımından gerekli araştırma yapılarak karar verilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.