YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6744
KARAR NO : 2014/3562
KARAR TARİHİ : 24.02.2014
Mahkemesi : Bakırköy 14. İş Mahkemesi
Tarihi : 07.12.2012
No : 2009/565-2012/1185
Davacı : O.. Ş.. adına Av. M.. H..
Davalılar : 1-Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı adına Av. A.. Y..
2-M.. U.. adına Av. T.. Ç..
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, 12.12.2005-20.10.2009 tarihler arasında davalı işyerinde geçen çalışmaların tespitini talep etmiş olup, davacının, 28.04.2008-30.09.2008 tarihler arasında davalı işyerinden bildirilmiş hizmetlerinin bulunduğu, Mahkemece, yapılan araştırma neticesinde davanın sübuta ermediği bahisle yazılı şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır .
Uyuşmazlık, davacının talep konusu dönemde davalı işyerinde fiili olarak çalışıp çalışmadığı noktasında toplanmaktadır. Bu konuda, Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. 07.10.2009 tarihli Sigorta Eksperler Derneği’ne davalı işveren tarafından yazılan yazıda; davacının açılacak imtihana girmesinde sakınca bulunmadığından bahsedilmekle, mezkur derneğe, davacının dernek bünyesinde yapılmış bir sınava müracaatının bulunup bulunmadığı, başvurusu olması halinde sonucunun ne olduğunun sorulması, ayrıca, davacının kayıtlı bulunduğu sigorta eksperleri dernek, kuruluş ya da oda bulunup bulunmadığı hususlarının araştırılarak var olması halinde, davalı işyerinin kayıtlı olup olmadığı ve bu yerlerde davacı ile ilgili bilgi, belge bulunup bulunmadığının kapsamlı olarak irdelenmesi, davalı işverenin, yapılan isticvap davetine uymadığı da dikkate alınarak, davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla davacının çalışmaları ile ilgili tüm belgeler davalı kurumdan, davacının imzasını taşıyan ücret bordroları, puantaj kayıtları başta olmak üzere davacıya ait tüm işyeri evraklarının işverenden getirtilmeli, iş bu belgelerden sigortalının imzasını içerenler yönünden imzanın davacıya aidiyeti davacı tarafından kabul edilenler ile inkar edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan yine davacı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanması için davacıya delilleri sorulmalı ; dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenlerin bordrolarında kayıtlı kişiler ile, aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; bunun dışında sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince araştırılmalı, tespiti istenen dönemde davalı işyerinde Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.