Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/6291 E. 2013/22448 K. 26.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6291
KARAR NO : 2013/22448
KARAR TARİHİ : 26.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddesidir. Hizmet tespitine ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin niteliği, vazgeçilemez ve devredilemez insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine olanak sağlayan özelliği de gözetilerek, hak kaybı ve yersiz sigortalılık süresi edinmeyi önlemek açısından, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerektiğinde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davada somutlaşan olayda, davacının, mobilya işyerinde kalfa olarak 15.02.2010 – 25.12.2010 tarihleri arasında hizmet akdiyle çalıştığının tespitini istediği, davalı işyerinden verilen işe giriş bildirgesi ve Kuruma bildirilen hizmetlerinin bulunmadığı, dosyada mevcut iş sözleşmesi ile bu sözleşmeyi doğrulayan tanık beyanları esas alınarak, kendi nam ve hesabına çalıştığı gerekçesi ile Mahkemece davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davalıya ait iş yerinde, davacının kendi nam ve hesabına çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu hususu değerlendirilmeli, davacının dava konusu edilen döneme ilişkin vergi kaydı ile Bağ-Kur kaydının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, bulunmadığının anlaşılması halinde hizmet akdi ile çalıştığının kabulü ile çalışmanın kısmi süreli ya da tam gün olup olmadığı belirlenip tartışılarak, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 26.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.