Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/2970 E. 2013/20730 K. 08.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2970
KARAR NO : 2013/20730
KARAR TARİHİ : 08.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirttiği gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar avukatları temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin sair itirazlarının, davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davacıya gönderilen 3 adet ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece, 2010/17527 ve 2010/17528 takip nolu ödeme emirleri yönünden kurum işleminin doğru olduğundan bahisle, 2010/17529 takip nolu ödeme emri yönünden ise, ödeme emrinin konusunun idari para cezası olduğu ve görevli mahkemenin idare mahkemesi olması nedeniyle yargı yolu caiz olmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Prim ve işsizlik sigortasına konu 2010/17527 ve 2010/ 17528 takip nolu ödeme emirlerine yönelik verilen ret kararı hukuka uygun bulunmuştur.
İdari para cezalarına konu ödeme emri bakımından yapılan incelemede;
5510 sayılı Kanunun, ”Kurumca verilecek idari para cezaları” başlığını taşıyan 102’ncı maddesi gereğince; idari para cezalarının ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk edeceği, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Kuruma itiraz edilebileceği ve itirazın takibi durduracağı, itirazın reddi halinde tebliğden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilecekleri, bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması durumunda, idarî para cezasının kesinleşeceği, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Kuruma ödenmeyen idarî para cezalarının, bu Kanunun 89’inci maddesi hükmü gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edileceği düzenlemesi getirilmiştir.
Yukarıdaki açıklama ve yasal düzenlemeler ışığı altında yapılan değerlendirmede, idari para cezalarının kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması gerekmektedir. Bu noktada idari para cezalarına dayanak belgeler ve tebliğine ilişkin belgeler ile, idari para cezasının iptaline yönelik olarak İdare Mahkemesinde açılmış bir dava olup olmadığı, idari yargı yerince iptal edilip edilmediği ve edilmişse bu kararın, kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalıdır.
İdari para cezasının iptaline yönelik olarak başlatılmış sürecin varlığı saptandığında, sonuçlanması beklenmeli, idari para cezasının kesinleşmesi olgusu bekletici sorun yapılarak, elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi, usul ve yasaya aykın olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.