Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/24958 E. 2014/23786 K. 13.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24958
KARAR NO : 2014/23786
KARAR TARİHİ : 13.11.2014

Mahkemesi :Kütahya İş Mahkemesi
Tarihi :11.06.2013
No :2012/355-2013/219

Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği üzere davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan Kütahya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı İktisadi İşletmesi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
15.09.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya ödenen protez bedelinin talep edildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı, ya da, hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında; sigortalıya yapılan yardımların ilk peşin değerinin talep edilebileceği izahtan varestedir.
Buna göre, yukarıda belirtilen düzenlemede, “…yardımların ilk peşin değeri…”nin rücu edilebileceğinin belirtilmiş olması, bağlanan aylıkların ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilmesi, ikinci protez bedelinin karşılanmasının rücu edilebilecek birinci protezin ilk ve tek peşin değerini aşmak anlamına geleceği, takılan ikinci protezin birinci protezle aynı amaca yönelik olup, süren bir tedavinin
parçası olarak değerlendirilemeyeceği, kazaya bağlı olarak gelişen bir durum nedeniyle yeni bir protez kullanımı gereksinimi dışında, eskimeye bağlı değiştirmelerin anılan madde kapsamında sorumluluk doğurmayacağı, bunların sosyal sigorta ilkeleri doğrultusunda Kurumca karşılanmasının gerekeceği, aksi düşüncenin sorumluluğun belirsiz koşullara bağlı olarak sürmesine yol açacağı anlaşılmakla, ikinci protez bedelinin tahsilinin mümkün olmadığının gözetilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, dava dilekçesinde; “…her iki ayak dizüstü protez iken soket kısımlarının dar geldiği, diz eklemlerinin ise arızalanarak tamiri mümkün olmayan hale geldiği” belirtilmiş olup, ilk rücu davasında protez bedelinin talep edilip edilmediği, işbu davada hükmedilen protez bedelinin kazaya bağlı olarak gelişen bir durum nedeniyle yeni bir protez kullanımı gereksinimine yönelik olup olmadığı, eskimeye bağlı değiştirmelerin davalı Kurumca karşılanması gereği gözetilerek, gerekirse uzman bilirkişiden rapor alınarak belirleme yapılması gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması usul ve yasay aykırı olup bozma sebebidir.
Kuşkusuz hükmü temyiz etmeyen davalılar yönünden davacı Kurum lehine oluşan usuli kazanımış hak durumu gözetilmelidir.
O hâlde, davalılardan Kütahya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı İktisadi İşletmesi vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılardan Kütahya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı İktisadi İşletmesi’ne iadesine, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.