Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/24724 E. 2014/279 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24724
KARAR NO : 2014/279
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

Mahkemesi : Bakırköy 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 21.06.2013
No : 2012/671-2013/379

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davaya konu somut olayda; Mahkemece düzenlenen 20.07.2012 tarihli hazırlık tutanağının davacı vekilinin dava dilekçesinde bildirdiği “İ..Cad. P.. İşhanı Kat:.. No:.. Bakırköy/ İstanbul “adresine gönderildiği, “Muhatap adresten ayrılmış, taşınmış aynı adresten S.. N.. sözlü beyanından öğrenildi” kaydı ile tebiğ edilmeksizin merciine iade edildiği, 05.10.2012 tarihli ön inceleme hazırlık tutanağının da yine aynı adrese gönderildiği ve aynı kayıtla iade edildiği, 14.03.2013 tarihli celsede davacı asil ve vekilinin mazeret bildirmeksizin duruşmaya katılmadıklarından dolayı dosyanın işlemden kaldırıldığı, süresinde yenilenmeyen davanın HMK 150/5. maddesi uyarınca, 21.06.2013 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
İşlemden kaldırılma ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi müessesesinin düzenlendiği “Tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması” başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150. maddesine göre;
(1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.
(3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.
(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.
(7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır.”
Yine, 6100 sayılı Kanunun “hukuki dinlenilme” başlıklı 27’nci maddesi, T.C. Anayasası’nın hak arama hürriyetini düzenleyen 36’ncı maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanma hakkına ilişkin 6’ncı maddesi nazara alındığında davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini içeren bu hakkın ve yargılamanın aleniliği ilkelerinin gerçekleşmesinin en önemli aracı duruşma yapılmasıdır. Duruşma günü celseye katılma imkanı olmayan taraf buna ilişkin mazeretini bildirip, belgeleyerek, bildirim giderlerini de yatırarak duruşmanın ertelenmesini isteme olanağına sahiptir. O halde, HMK’nun 150. maddesi kapsamında duruşma tayin edilerek, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan yalnız biri duruşmaya katılırsa gelmeyen tarafın geçerli mazeret gönderip göndermediği, gerekli masrafın karşılanıp karşılanmadığı incelenerek; gelen tarafın bu mazeret dilekçesine karşı beyanına göre, dosyanın işlemden kaldırılmasına ya da kaldırılmamasına karar verilecektir. Anılan hususların uygulanabilmesi için, her şeyden önce tarafların usulüne uygun davet edilmiş olmaları gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan bilgiler ışığında; davacı vekilinin dava dilekçesinde yazılı adresine gönderilen hazırlık ve duruşma gününün bildirildiği ön inceleme hazırlık tutanaklarının vekilin adresten ayrıldığı, taşındığı kaydı ile iade edildiği, dolayısıyla usulüne uygun bir tebligatın yapılamadığı, dosyada mevcut vekaletnamede dava dilekçesinden farklı vekil adresinin bulunduğu ve vekilin bağlı bulunduğu barodan son adresinin de tespit edilebileceği hususları gözetildiğinde; Mahkemece, duruşma gününün davacı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilip duruşma gün ve saatinden haberdar edilmemesine karşın, HMK’nun 150. maddesine aykırı olacak şekilde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilerek, üç aylık yasal süre içerisinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına yönelik hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.