Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/24429 E. 2014/10094 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24429
KARAR NO : 2014/10094
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Mahkemesi : Konya 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 01.11.2013
No : 2013/413-2013/680

Dava, eksik işçilik sonucu resen yapılan tahakkuk işemininin iptali; ödenen prim ve fer’ilerinin istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz istekğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında; bu Kanunun 83’üncü maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işlerden dolayı yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının Kurumca araştırılacağı, usul ve esasları yönetmelikle belirlenecek bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması durumunda, bildirilmemiş olan işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, gecikme zammı ile birlikte sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeksizin, işveren tarafından ödendiği takdirde, işyeri hakkında sigorta müfettişine inceleme yaptırılmayabileceği belirtilmiş; 16’ncı fıkrasında; Kuruma, yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasına ilişkin yöntem, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının tespitinde ve Kuruma yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının araştırılmasında, dikkate alınacak asgari işçilik oranlarının saptanması ve asgari işçilik oranlarına yönelik itirazların incelenerek karara bağlanması amacıyla Kurum bünyesinde Asgari İşçilik Tespit Komisyonu kurulduğu açıklanmıştır.
Amacı; 506 sayılı Kanuna tabi işyeri, işveren ve sigortalılar ile ilgili işlemleri düzenlemek olan, 506 sayılı Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 01.05.2004 günü yürürlüğe giren Sosyal Sigortalar Kurumu Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin, “Araştırma ve Resen Yapılacak İşlemler” başlıklı 38’inci maddesinin (a) bendinde; Kanunun 83’üncü maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işlerde Ünitece yapılacak araştırmanın; işin kesin veya geçici kabulünün noksansız olarak yapıldığı tarihten sonra ve işverene ödenmesi gereken Katma Değer Vergisi (KDV) hariç, malzeme fiyat farkı ve akreditif bedeli dahil toplam istihkak tutarına, işin asgari işçilik oranının %25 eksiği uygulanmak suretiyle yapılacağı açıklanmış, (c) bendinde ise; araştırma yapılırken, ihale konusu işlerde kesin veya geçici kabulün noksansız yapıldığı tarihe kadar Kuruma bildirilmiş olan işçilik tutarının dikkate alınacağı, araştırma yapılmasına olanak bulunmayan veya gerekli görülen durumlarda, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının sigorta müfettişince belirleneceği, Ünitece yapılan araştırma sonucunda, anılan (a) bendine göre saptanan ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden bulunan prim tutarının, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ olunacağı, işverence borcun tebliğ gününden itibaren bir ay içinde ödeneceğinin ve daha sonra sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeyeceğinin bir dilekçe ile bildirilmesi durumunda borcun kesinleşeceği ve işlemlerin sonuçlandırılacağı, ünite tarafından hesaplanan borcun yapılan tebligata karşın ödenmeyeceğinin bildirilmesi veya tebligatta belirtilen sürede bildirimde bulunulmaması durumunda sigorta müfettişince inceleme yapılacağı, sigorta müfettişince inceleme yapılmasına başlanıldıktan sonra inceleme sonucuna göre işlem yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
12/05/2010 tarihinde yürürlüğe giren ve 5510 Sayılı Yasaya dayalı olarak çıkartılmış yeni Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde de benzer hükümler öngörülmüş olup, 110. vd maddelerinde ihaleli işlerde asgari işçilik uygulaması yapılırken, ihale konusu işlerde kesin kabulün ya da geçici kabulün noksansız yapıldığı tarihe kadar Kuruma bildirilmiş olan işçilik miktarının dikkate alınacağı, ilgili Kurum ünitesince ihale konusu işlerde yapılan araştırma sonucunda tespit edilen ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, aksine bir tespit olmaması hâlinde, ihale konusu işin faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ olunacağı, işverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödeneceğinin ve daha sonra Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılması istenilmeyeceğinin bir dilekçe ile bildirilmesi hâlinde, borcun kesinleşeceği ve işlemlerin bu tespite göre sonuçlandırılacağı, tebligata rağmen ödenmeyeceğinin bildirilmesi veya tebligatta belirtilen sürede bildirimde bulunulmaması durumunda, Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılacağı,Kurumca tahakkuk ettirilen ve tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, prim borcunu tebliğ eden üniteye dilekçe vermek veya bu dilekçeyi taahhütlü olarak göndermek suretiyle işverence itiraz edilebileceği, itirazın takibi durduracağı, fakat Ünite Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunda incelenerek en geç 30 gün içinde karara bağlanıp da reddi halinde işverenin, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabileceği ve işverenin mahkemeye dava açmasının Kurumun takibini durdurmayacağı açıklanmıştır.
506 sayılı Yasanın 79. maddesinin 13. fıkrasında, “Sigorta müfettişi tarafından, Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgari işçilik tutarı üzerinden Kurumca re’sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri bu Kanunun 80’inci maddesi de nazara alınarak işverene tebliğ olunur. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde, işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir.” hükmü mevcuttur.
5510 sayılı Yasanın konu ile ilgili benzer düzenlemeyi öngören 85. maddesinde de ; “Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen usûllerle Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurumca re’sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri, 88 inci ve 89 uncu maddeler dikkate alınarak işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz.” hükmü yer almaktadır.
5510 sayılı Yasanın 85’inci ve 506 sayılı Yasanın 79/13 maddesinde öngörülmüş olan bir aylık süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup, Kurum işleminin tebliğinden itibaren bir aylık süre içinde itiraz edilmemesi halinde, Kurumun işleminin ve dolayısıyla borcun kesinleştiğinin kabulü gerekir.
Eldeki davada uyuşmazlık, Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığından alınmış olan Selçuklu Bölgesindeki Caddelerde Tretuvar Düzenleme işini ihale ile alan davacının işin fiilen yapıldığı 29.08.2005 – 08.05.2006 tarihleri arasında davalı Kurum tarafından %13,93 asgari işçilik oranına göre tahakkuk ettirilen eksik işçilik işleminin iptali ve ödenen eksik işçilik tutarının istirdadı istemidir. Mahkemece, serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişiden alınan rapordaki asgari işçilik oranının %9 olduğu ve %9 asgari işçilik oranına göre davacı tarafça bildirilen işçilik gözetildiğinde eksik işçilik bulunmadığına ilişkin kanaat esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemenin hükmü, eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
Davaya konu uyuşmazlığın, sağlıklı çözümü için, incelemeye konu işin özelliklerine göre, işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir. Bu hususların incelenmesi ise özel ve teknik bilgiyi gerektirir. Mahkemece, öncelikle, dava konusu işe ilişkin SSK Sigorta Primleri Daire Başkanlığı(Devredilen)’nın SSK Sigorta Konya İl Müdürlüğüne(Devredilen) hitaben 27.07.2007 ve 16.10.2007 tarihli yazılarında belirtilen, davacının üstlendiği işe ilişkin bünyesinde oluşturduğu teknik komisyonun %13,93 oranında asgari işçilik oranı belirlemesine dayanak tüm bilgi ve belgeler Kurumdan celbedilmeli, davaya konu ve tretuvar düzenleme işine 29.08.2005 – 08.05.2006 tarihleri arasında geçerli olan Kurum genelgesine ekli listede işçilik oranı olup olmadığı gözetilerek ve davacı tarafın itirazları dikkate alınarak HMK.’nın 266. maddesine göre, eksik işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bir hukukçu, serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişi (veya yeminli mali müşavir) ve asgari işçilik incelemesine konu tretuvar düzenleme işi konusunda bilgi sahibi (inşaat mühendisi) bir bilirkişi olmak üzere bilirkişi kurulundan; işyeri kayıt ve belgelerini inceleyerek ve Kurumun asgari işçilik oranını belirlemeye dayalı tüm bilgi ve belgeler müfettiş raporunu da irdeleyerek; işin genel niteliği, işte kullanılan teknik yöntemler, işin büyüklüğü, işyeri bünyesinde kullanılan teknoloji, çalıştırılan işçi sayısı, kısaca işçilik bildirilmesi gereken işle ilgili tüm veriler birlikte gözetilerek, gerekirse kıyaslanarak, asgari işçilik oranı ve eksik işçilik miktarının hesaplanmasını karar yerinde tartışan, davacının dava dilekçesindeki iddialarını ve eldeki davaya etkisini irdeleyen ve dava konusu dönemde Kuruma bildirilmesi gereken işçilik miktarına dair açıklayıcı ve denetime elverişli, somut verilere dayalı rapor alıp, yapılacak değerlendirme sonucuna göre, davacının prim ve gecikme zammı borcu bulunup bulunmadığı saptanarak, yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.