Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/23704 E. 2014/5724 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23704
KARAR NO : 2014/5724
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

Mahkemesi : İhsaniye Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 27.03.2012
No : 2009/94-2012/51

Dava, 506 sayılı Kanun kapsamında hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma ilamına uyduktan sonra yaptığı yargılama sonucu davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki belgeler değerlendirildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemenin uyma kararı verdiği Dairemizin bozma kararında açıklandığı üzere; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacının, 15.05.1999 – 15.04.2004 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığını ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşu olan Bozhüyük Belediyesidir. Kamu kuruluşlarında çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve her türlü yapılan işlerin, ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır.Ancak, fiili imkansızlık nedeniyle anılan belgelere ulaşılmasının mümkün olmaması halinde davacının iddiasına her türlü delille ispat edebilmesinin olanaklı olduğu gözardı edilmemelidir.
Eldeki davada; yapılan bütün araştırma ve incelemelere karşın dava konusu dönemde davalı Belediyenin çalıştırdığı kişilere ilişkin (tutulmadığından/muhafaza edilmediğinden/kaybolduğundan) puantaj veya ücret ödeme belgelerinin mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, dava konusu dönemde valilikten alınan geçici işçi çalıştırma vizelerinin süreleri belirlenerek, işe alındığının davalı Kuruma bildirildiği tarihlerden itibaren, her yıl vizenin bittiği tarihlere kadar davacının kesintisiz çalışıp çalışmadığının, davalı işyerinin dönem bordoro tanıkları/ komşu işyeri sahipleri veya çalışmaları belgelere dayanan çalışanları/dava konusu hususta hertürlü bilgiye sahip şahısların bilgi ve görgüleriyle açıklığa kavuşturulabileceği gözetilerek yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.