YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23071
KARAR NO : 2014/1255
KARAR TARİHİ : 23.01.2014
Mahkemesi : Karaman İş Mahkemesi
Tarihi : 24.10.2013
No : 2012/557-2013/180
Dava, trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan ödemelerin davalılardan müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde görevsizlik kararı verilmiştir.
Hükmün, davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 39. maddesinde; “Üçüncü bir kişinin kastı nedeniyle malül veya vazife malülü olan sigortalıya veya ölümü halinde hak sahiplerine, bu Kanun uyarınca bağlanacak aylığın başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı için Kurum zarara sebep olan üçüncü kişilere rücu edilir” düzenlemesi getirilmiş ise de, söz konusu düzenlemenin anılan kanunda, yürürlüğü öncesinde gerçekleşen olaylardan kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi kuralı karşısında davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 63. maddesidir.
İş Mahkemeleri, 5521 Sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte özel mahkemeler olup, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106’ncı maddesi ile mülga 1479 Sayılı Kanunun 70’inci ve mülga 506 Sayılı Kanunun 134’üncü maddesinde, bu Kanunların uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 Sayılı Kanun’un 101’inci maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 Sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmak suretiyle, davanın esas yönünden incelemesine geçilerek hüküm kurulması gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.