YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22721
KARAR NO : 2014/7225
KARAR TARİHİ : 31.03.2014
Mahkemesi : Yalova İş Mahkemesi
Tarihi : 02.09.2013
No : 2011/386-2013/242
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum ve davalı şirketler vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi kapsamında, inceleme ve değerlendirme yapılarak, sonucuna göre karar verilmelidir. Bu bağlamda; bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle, özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği, göz önünde bulundurulmalıdır.
506 sayılı Kanunun 4. maddesinde, “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır. Bu nedenle, sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltmesi gerekir.
Somut davada , davacı 01.03.2005-04.07.2011 tarihler arasında dalı işyerinde çalıştığını ve bu sürelerin tespitini talep etmiştir. Hizmet cetvelinde , davacının ,01.03.2005-16.07.2011 tarihler arasında davalı A. A. Mar. AŞ ile A. Konut TeknikHiz. AŞ adlı işyerlerinden giriş çıkış yapılmak suretiyle bazı dönemlerde kısmi olacak şekilde bildirimlerin yapıldığı , davacının , muhtelif sayıda işe giriş bildirgesi de mevcut bulunduğu , … sicil numaralı işyeri ünvanının bazı işe giriş bildirgelerinde A. Arıtma İnş AŞ olarak geçtiği ,bazılarında ise A. A. Mar. AŞ olduğu , dosya kapsamındaki belgelerden bu iki şirket arasındaki bağın kurulamadığı tespit edilmiştir. Mahkemece ise , davanın kabulü ile, davacının talep konusu dönemde davalılara ait işyerinde kuruma bildirilen süreler dışında çalıştığına şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Gerekçe kısmında , dava dışı A. Konut Teknik Hiz. AŞ’nin taraf olduğundan bahsedilmiş ancak hükümde yer almamıştır. Mahkemece yapılacak iş , davalı görünen A. Arıtma İnş AŞ İle diğer davalı A. A. Mar. AŞ arasında bir bağ mevut olup olmadığını tespitinin yapılması ayrıca talep konusu dönemde A.Konut Teknik Hiz. AŞ ‘den de bildirimlerin bulunduğu , şayet bu şirket yönünden de eksik çalışmanın tespiti söz konusu olacaksa , HMK 124. Madde gereğince davaya dahil edilmesi ayrıca ,davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; davacının çalışmaları ile ilgili tüm belgeler davalı kurumdan; puantaj kayıtları ve ücret tediye bordrolarının asılları işverenden getirtilmeli, iş bu belgelerden sigortalının imzasını içerenler yönünden imzanın davacıya aidiyeti davacı tarafından kabul edilenler ile inkar edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan yine davacı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanması için davacıya delilleri sorulmalı; dava konusu dönemde farklı işyerinden Kuruma bildirilen davacı çalışmalarının gerçekliği araştırılmalı, dava konusu dönemde işyeri devri yada işverenler arasında organik bağ bulunması , başka bir deyişle kesintisiz çalışma söz konusu olması durumunda ilk işe giriş bildirgesi verilmesinden önceki davacı çalışmaları yönünden hak düşürücü sürenin , çalışmanın sona erdiği yılın sonundan başlayacağı gözetilmeli , dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenlerin bordrolarında kayıtlı kişiler ile, aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; Kuruma bildirim yapılan dönemlerde aylık otuz günden az bildirilen çalışmaya ilişkin açıklayıcı bilgi ve belgelerin işverence prim bildirgelerine eklenip eklenmediği, eklenmemişse, Kurumun eksik bildirim nedeniyle resen tahakkuk işlemi gerçekleştirip gerçekleştirmediği araştırılmalı; bunun dışında sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince araştırılmalı, tespiti istenen dönemde davalı işyerinde Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda yargılama yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı işyerleri ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan A. Arıtma ve İnş. A.Ş. ve A. A. Marmara Doğalgaz Dağıtım A.Ş.’ye iadesine, 31.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.