Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/22662 E. 2014/19227 K. 30.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/22662
KARAR NO : 2014/19227
KARAR TARİHİ : 30.09.2014

Mahkemesi : Uzunköprü 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 28.05.2013
No : 2010/125-2013/318

Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların avukatları tarafından temyizi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
506 sayılı Kanunun kusur sorumluluğunu esas alan 26. maddesine dayanan rücu davalarında, kusurun belirlenmesinde, zararlandırıcı sigorta olayının ne şekilde oluştuğunun dosya içeriğindeki tüm deliller takdir olunarak belirlenmesi ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatı açısından uzman sayılacak kişilerden oluşturulacak bilirkişi heyetinden kusur oran ve aidiyeti konusunda rapor alınması gereklidir.
Dosya kapsamına göre, davalıya ait yeraltı kömür ocağında kazmacı ustası olarak çalışan sigortalı, desandre aynasındaki kil tabanında oyma yaparken, aynadan kopan büyük bir bloğun düşmesi sonucu ayağından yaralanmış olup; Mahkemece, alınan ilk bilirkişi raporunda olayın % 100 kaçınılmazlık sonucu meydana geldiği kabul edilirken, hükme esas alınan ikinci raporda ise davalı işverenin % 70, sigortalının ise % 30 kusurlu olduğu kabul edilmiş, böylece raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediği görülmüştür.
Mahkemece, sigortalının açtığı tazminat davasının akıbeti araştırılarak, kesinleşmesi halinde tazminat davasında benimsenen kusur raporunun güçlü delil niteliğinde olduğu gözetilerek, sigorta olayının meydana geldiği iş kolunda uzman oldukları belirlenen işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman kişilerden belirtilen bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak; kusur raporları arasındaki çelişkiyi giderecek nitelikte yeniden kusur raporu alınması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.