Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/21954 E. 2013/22284 K. 25.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21954
KARAR NO : 2013/22284
KARAR TARİHİ : 25.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, davacının davalı işveren yanındaki çalışmaları kapsamında itibari hizmet süresinin tespiti ve sigortalılık sürelerine eklenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, tarafların vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesidir. Mahkemece, davacının bölgede geçen çalışmalarının itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda gerçekleşmediği gözetilerek hüküm kurulması gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüş olup, 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinin 3. fıkrasının “… Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.” hükmü gereği, davacının 26.09.1989-01.10.2008 tarihleri arasında davalı işyerindeki geçici ve daimi kadroyla çalışılan, sigorta primi ödenmiş günleri x 0,25 formülüyle hesaplanan itibari hizmet süresi bulunduğunun ve bu sürenin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde “Davacının davalı Türkiye … Fabrikası A.Ş( … Fabrikası bünyesinde) 26/09/1989 – 01/10/2008 tarihleri
arasında çalışılan, sigorta primi ödenmiş 4654 günlük sürenin x0,25 formülü ile tespit edilen 1164 günlük sürenin davacının emekliliğinde yasada öngörülen 3600 günlük sigortalı çalışma koşulu nazara alınmak suretiyle itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine,” karar verilmesi,
4-Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinin 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 106. maddesi uyarınca yürürlükten kaldırılıp, 5510 sayılı Yasanın 40. maddesindeki düzenlemeyle davacının çalıştığı iş kolunun kapsamdan çıkarılmış olması ve 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesinin 2. fıkrasının 2. cümlesinin “17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp bu Kanunun 40 ıncı maddesinde sayılmayan işlerde bu Kanunun yürürlük tarihinden önce geçen çalışma sürelerinin bu maddenin birinci fıkrası kapsamında değerlendirilmesinde 3600 gün prim ödeme şartı aranmaz.” hükmü karşısında, hak edilen itibari hizmet sürelerinin “3600 gün prim ödeme şartı” aranmaksızın değerlendirilmesi olanağının öngörüldüğü yönü gözetilmeksizin hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hüküm fıkrasının 1. paragrafının silinerek yerine “Davanın kabulü ile davacının davalı işverene ait işyerinde 02.11.1998-01.10.2008 tarihleri arasında ham fabrika bölümünde geçen, geçici ve daimi kadroyla çalışılan, sigorta primi ödenmiş günleri x 0,25 formülüyle hesaplanan 3566 gün x 25 =892 gün itibari hizmet süresi bulunduğunun ve bu sürenin davacıya ait sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.