Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/20303 E. 2014/878 K. 21.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20303
KARAR NO : 2014/878
KARAR TARİHİ : 21.01.2014

Mahkemesi :Antalya 1. İş Mahkemesi
Tarihi :08.07.2013
No :2006/282-2013/432

Rucüan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle davanın kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar avukatlarınca istenilmesi ve davalı V.. D.. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21.01.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü davalı V.. D.. ve adına Av. M.. Ö.. ile karşı taraf adına Av. E.. U.. geldiler. Diğer davalı adına gelen olmadı. Duruşmaya başlandı. Hazır bulunan avukatların ve davalı asilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dava; 05.04.2002 tarihli iş kazasında, sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirler ile yapılan masrafların tahsili istemine ilişkin olup, 5510 sayılı Yasanın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasanın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 9, 10 ve 26. maddeleridir.
506 sayılı Yasanın 9. maddesi; “işveren çalıştıracağı kimseleri, işe başlatmadan önce örneği Kurumca hazırlanacak işe giriş bildirgeleriyle Kuruma doğrudan bildirmekle veya bu belgeleri iadeli-taahhütlü olarak göndermekle yükümlüdür. İnşaat işyerlerinde işe başlatılacak kimseler için işe başlatıldığı gün Kuruma veya iadeli-taahhütlü olarak postaya verilen işe giriş bildirgeleri ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilen işyerlerinde işe alınan işçiler için en geç bir ay içinde Kuruma verilen veya iadeli-taahhütlü olarak gönderilen işe giriş bildirgeleri de süresi içinde verilmiş sayılır.
Dışişleri Bakanlığının sigortalı olarak yurtdışı göreve atanan personeli için işe giriş bildirgeleri ise, Kuruma en geç üç ay içinde gönderilir.” hükmünü içermektedir.
Anılan yasanın 10. maddesine göre ise, 9. maddede öngörülen işe giriş bildirgesini süresinde Kuruma intikal ettirmeyen işverenler hakkında 26. maddede öngörülen sorumluluk halleri aranmaksızın, zararlandırıcı sigorta olayı nedeniyle Kurum tarafından bağlanan gelir ve harcamanın işverenden tahsil edileceğini düzenlemiştir. Yani, davalı işverenin 506 sayılı Yasanın 25.08.1999 tarih ve 4447 sayılı Yasının 2. maddesiyle değiştirilen ve 08.09.1999 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 9 ve 10. maddesi hükmüne göre rücu alacağından sorumluluğu için; işe giriş bildirgesinin sigortalının, işe başlatılmasından önce verilmemiş olması ve zararlandırıcı sigorta olayının da işe giriş bildirgesinin kuruma verilmesinden önce meydana gelmesi gerekir.
Olay sonrası düzenlenen müfettiş raporuna göre, sigortalının inşaat işyerine 05.04.2002 tarihinde işe başladığı ve iş kazasının da işe başladığı gün meydana geldiği anlaşılmıştır. İnşaat işyerlerinde işe başlatılacak kimseler için, işe giriş bildirgesinin işe başlatıldıkları gün Kuruma verilmesinin gerekmesine ve davaya konu iş kazasının süre dolmadan meydana gelmesine göre, olayda 506 sayılı Yasanın 10. madde koşullarının oluşmadığı kabul edilerek karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin karar verilmiş olması,
2-Sigortalı tarafından açılan Antalya 5. İş Mahkemesinin 2012/18 E., 2013/358 K. sayılı tazminat davasında davalı V.. D.. zararlandırıcı olayda kusurlu bulunarak manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı V.. D.. ustabaşı olmadığını, işin yapımı ve icrasında yetki ve sorumluluğu olmadığını savunmuş, hükme esas alınan kusur raporlarında ise, ustabaşı olması nedeniyle %10 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Sigortalı tarafından davalı hakkında açılan tazminat dosyasının sonucu beklenerek, ilgili kararın kesinleşmesinden sonra, davalının iddia ve savunmaları değerlendirilip, olayda sorumluluğunun olup olmadığı belirlendikten sonra, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gereğinin gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı V.. D.. ile davalı Köksal Totaş avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davalı V.. D.. avukatı yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma avukatlık parasının davacıya yükletilmesine, temyiz harcının istem halinde davalılara iadesine, 21.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.