Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/19465 E. 2014/2120 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19465
KARAR NO : 2014/2120
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

Mahkemesi : Samsun 3. İş Mahkemesi
Tarihi : 30.07.2013
No : 2012/471-2013/797

Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin 01/08/1982 olduğunun ve buna göre 13/08/2012 tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ve aksine Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulüne; davacının 1.8.1982 tarihinde günün asgari ücreti ile bir gün süre ile çalıştığının tesbitine ve talep tarihini takip eden aybaşı olan 1.9.2012 tarihinden itibaren kurumca yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine, karar verilmiştir.

Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 60 ve devamı maddeleri ile geçici 81. maddesi olup, somut olayda; davacının, 11/08/1965 doğumlu olduğu, sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitini istediği 1.8.1982 tarihinde henüz 18 yaşını doldurmadığı anlaşılmaktadır. 506 sayılı Yasanın 60/G maddesinde yer alan hükümde ise “18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm Sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm Sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dâhil edilir.” düzenlemesi ve aynı Yasanın Geçici 54. maddesi uyarınca 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmayan davacı sigortalının; 18 yaşını ikmal ettiği tarihten önceki sürelerdeki sigortalılığının başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarih olan 11.08.1983 tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak, önceki günlerin prim ödeme günlerinden sayılması gerektiği hususunun dikkate alınmaması isabetsizdir.

Diğer taraftan, davacının, 01/08/1982-01/12/1982 tarihleri arasındaki sürelerinin davalı Kurumca geçerli sigortalılık süresi olarak kabul edilmediği ve 2829 sayılı Yasa gereğince davacının sigortalı hizmetlerinin birleştirilmesine yönelik talebi hakkında, davalı Kurumca, bir işlem yapılıp yapılmadığı hususunun, mahkemece araştırılmadığı, anlaşılmakta olup; davacının, 506 sayılı Yasanın Geçici 81. maddesindeki koşulları taşıyıp taşımadığının tespiti bakımından, Bağ-Kur ve 506 sayılı Yasalara tabi sigortalılık şahsi sicil dosyası getirtilerek sigortalılık süresi tam olarak belirlendikten sonra 506 sayılı Yasanın 60-g maddesi hükmü de dikkate alınmak suretiyle, sigortalılık başlangıcının tespit edilmesi ve tahsis koşullarını taşıyıp taşımadığı hususunun belirlenmesi gerekirken,yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.