YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18670
KARAR NO : 2014/1328
KARAR TARİHİ : 27.01.2014
Mahkemesi :Bakırköy 9. İş Mahkemesi
Tarihi :26.04.2013
No :2011/583-2013/348
Davacı, trafik iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma gelen sigortalıya yapılan yardımların 506 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davaya konu somut olayda, sigortalının 04.07.2006 tarihinde işverene ait araç ile seyir halinde iken, tek taraflı trafik kazası sonucu yaralanması ile sonuçlanan iş kazasının meydana geldiği; eldeki davada, iki makine mühendisi ve bir lojistik uzmanı tarafından hazırlanan 02.11.2012 tarihli ek bilirkişi raporunda işverenin %70 kusurlu bulunduğu, kazanın oluşumunda %30 oranında sigortalının kusurlu olduğunun bildirildiği, anılan rapora dayalı olarak hüküm kurulduğu, bozma öncesi makine ve inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyetince tanzim edilen 16.07.2009 tarihli raporda işverenin %90, sigortalının %10 kusurlu olduğunun bildirildiği, 25.03.2013 tarihli makine, inşaat mühendisi ve lojistik uzmanlarından oluşan heyetçe tanzim edilen raporda ise, iş kazasında işverenin %60, sigortalının %40 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 506 Sayılı Kanunun 26’ncı maddesindeki “İş kazası …, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya haksahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22’nci maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı …, 3’üncü bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla beraber zarara sebep olan 3’üncü kişilere … rücu edilir.” düzenlemesi gereği, davanın rücu alacağından sorumluluğu ancak, maddede öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde mümkündür.
Anılan Yasal düzenleme çerçevesinde kusur durumu saptanırken, iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığı 4857 sayılı Kanunun 77. maddesi hükmü doğrultusunda alınacak raporda tartışılmalıdır. İşveren yada işverenlerin tamamen kusursuz kabul edilebilmesi için ise, anılan madde gereğince, işyerindeki işçilerin sağlığı ve iş güvenliğini sağlamaya yönelik her türlü tedbiri alması, uygun çalışma ortamı hazırlaması, araçları noksansız bulundurması, işçileri etkin bir biçimde denetlemesi, gözetlemesi, bütün yükümlülüklerini özenle yerine getirmesi gerekir.
Mahkemece, iki makine mühendisi ve bir lojistik uzmanı tarafından hazırlanan 02.11.2012 tarihli ek bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş ise de; 16.07.2009 ve 25.03.2013 tarihli bilirkişi raporlarında işverenin kusur oranı farklı belirlenmesi karşısında, öncelikle, kaza sonrası alınan hastane raporunda belirtilen sigortalıdaki alkol oranının gerçekliği araştırılarak, bu yönde maddi hata bulunup bulunmadığı hususu ilgili hastaneden sorularak, gerekirse bu yönde tam teşekküllü hastaneden yeniden rapor alınarak, sonrasında İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile iş kazasının vuku bulduğu iş kolunda uzman bilirkişi heyetinden, sigortalıdaki alkol oranının kazanın meydana gelmesindeki etkisini değerlendiren, mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek, iş kazasında kusurlu bulunan kişilerin kusurunun sebebini ve sıfatlarını ayrıntılı olarak açıklayacak biçimde rapor alınıp irdelenmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi