YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18501
KARAR NO : 2014/2323
KARAR TARİHİ : 11.02.2014
Mahkemesi : İstanbul Anadolu 7. İş Mahkemesi
Tarihi : 25.06.2013
No : 2009/647-2013/449
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava 5510 sayılı Kanun’un geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan, mülga 506 sayılı Kanun’un 79/10 hükmü uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
506 sayılı Kanunun 4. maddesinde “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltmesi gerekir.506 sayılı Kanunun 4. maddesinde, “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır; bu nedenle, sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltilmesi gerekir.
İncelenen dosyada; dokumacı olarak çalıştığını belirten davacı adına 1.4.1979 başlangıç tarihli 79 rakamları dışında intikal tarih ve sayısı okunamayan işe giriş bildirgesinin H..İ.. Halı Koll.Şti.’den Kuruma verildiği, işyeri sicil numarasının 2.6121.161167.32.10 olduğu, H.. İ.. Halı Koll.Şti. O.. S.. , M..K..’ın davalı olarak gösterildiği, bu unvanda bir şirketin Ticaret Sicil kayıtlarının da bulunduğu, Kurum tarafından dava konusu dönemin bir bölümüne ilişkin olarak gönderilen dönem bordroları ile üst yazıdan 161167 sicil sayılı işyerinin U..H.. San. ve Tic. Ltd.Şti.ne ait olduğu; Mahkemece, istem gibi, kabul kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki açıklamalar ışığında; dosya kapsamından, davacının işe giriş bildirgesinde yer alan işyeri sicil numarasının U..H.. San. ve Tic. Ltd.Şti.ne ait olduğu, davanın H.. İ.. Halı Koll.Şti. O.. S.. , M.. K..’a karşı açıldığı, bu unvanlı bir şirketin ticaret sicil kayıtlarında varlığı karşısında, unvan ve sicil numaraları eksiksiz ve doğru yazılmak suretiyle her iki şirketin davalı Kurum nezdindeki işyeri dosyaları celbedilerek talep edilen çalışma dönemindeki gerçek işveren belirlenmeli, HMK. 124. maddesi dikkate alınmak suretiyle davacıya, gerçek işverene karşı husumet yöneltmesi için mehil verilmeli, husumet yöneltildiğinde, işverenin göstereceği bütün deliller toplanmalı, tespite konu dönemde Kurum tarafından yapılmış bir tespit bulunup bulunmadığı araştırılmalı, çalışmaların geçtiği işyerine ilişkin ücret bordroları, puantaj kayıtları, varsa, tüm işyeri kayıtları davalı işverenden celbedilmeli; Kurum nezdindeki işyeri dosyası ile dönem bordroları getirtilmeli, komşu ve benzeri işleri yapan başka işverenler ile, bu işverenlerin dava konusu dönemde çalışanları tespit edilmeli, tespit edilen komşu işyeri çalışanları ile işverenin bordrolarında, dava döneminde kayıtlı çalışmaları bulunan çalışanların re’sen bilgi ve görgülerine başvurulmalı, yeterli ve gerekli tüm soruşturma yapılıp, uyuşmazlık konusu yönler, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, tüm kanıtlar değerlendirilerek karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.