Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/18449 E. 2013/19792 K. 01.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18449
KARAR NO : 2013/19792
KARAR TARİHİ : 01.11.2013

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Davalı Kurum’un, davacının da kusurlu davranışı sonucu yaralanan davadışı sigortalıya yaptığı sigorta yardımları nedeniyle uğradığı zararı, davadışı sigorta şirketinden tahsil ettiği halde, mükerrer olacak şekilde davacıdan da tahsil ettiği belirtilerek, davacı tarafından yapılan ödemelerin istirdadı; sigorta şirketinden tahsil için açılan davada yapılan masrafların dava açılmasına neden olan Kurum’dan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı ile davalı Kurum sigortalısının karıştığı karşılıklı trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya ödenen geçici işgöremezlik ödenekleri ile yapılan tedavi ve alınan tibbi cihaz bedellerinin kusur karşılığı 3167,00 TL’nin, davacının aracını sigortalayan davadışı … Sigorta A.Ş.’den tahsil edildiği halde, cebri icra yoluyla ayrıca davacıdan da tahsil edildiği; davacının, icra nedeniyle (asıl borç, işlemiş faiz, icra masrafları vs. olarak) ödediği 5061,79 TL ile, mükerrer ödemeden haberi olmadığından sigorta şirketinden tahsil için … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/972 Esas sayılı dosyasına yaptığı (85,95 TL harç ve 15,00 TL tebligat gideri=) 100,95 TL toplamı 5162,74 TL’nin davalı Kurum’dan tahsilini istediği; Mahkemece, davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Öncelikle, Mahkemece, davacı tarafından, davadışı … Sigorta A.Ş.’ye karşı, … Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan davadan, davalı Kurum sorumlu tutularak, ödenen harç ve yapılan yargılama giderlerinin, Kurum’dan tahsiline karar verilmesi isabetsizdir. Kaldı ki; anılan davada, takip edilmemiş olması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilip, fazla alındığından bahisle harcın 54,05 TL’sinin iadesine karar verildiği hususu da gözetilmemiştir.
2-Davadışı … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalıya yapılan sosyal sigorta yardımları nedeniyle Kurum’a 3167,00 TL ödendiği; davalı Kurum tarafından bu
ödemeye rağmen, davacı … ve … Sigorta A.Ş. aleyhine, daha sonraki tarihlerde başlatılan iki ayrı icra takibi sonucu, 3558,50 TL asıl alacak, 702,91 TL işlemiş faizi ile ayrıca hesaplanacak icra masraflarının tahsilinin istenildiği; davacı tarafından yapılan toplam 5061,79 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Fazladan yapılan tahsilat Kurum yönünden sebepsiz zenginleşme olacağından; uyuşmazlığın kuşkuya yer vermeyecek şekilde çözümlenebilmesi için, Mahkemece, davaya konu trafik kazası konusunda uzman bilirkişiden alınacak kusur raporu ile, kusur oran ve aidiyeti, bunun sonucunda da, sigortalı için yapılan masraf aslından Kurum’un rücu edebileceği miktar belirlenmelidir. Yine, davacı ile sigorta şirketi yönünden faiz başlangıçları farklı olup; üçüncü kişi durumundaki davacı, sigorta yardımlarının sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren hesaplanacak faizden sorumlu iken; davadışı sigorta şirketi ise, borcun, ilgili belgelerle birlikte tebliği durumunda, tebliğ tarihinden itibaren geçecek 8 işgünü sonrasında temerrüde düşeceği (sigorta şirketi, icra takipleri öncesinde Kurum zararının 3617,00 TL’sini ödemiştir), borç tebliğ edilmeyip, doğrudan icra takibi yapılması veya dava açılmış olması durumunda ise, takip veya dava tarihinden itibaren hesaplanacak faizden sorumlu olacaktır.
Davadışı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme de gözetilerek, davacı ve sigorta şirketinin sorumlu olacağı asıl alacak ve faiz ayrı ayrı hesaplanarak, icra takiplerinin başladığı tarih itibarıyla Kurum’un bakiye alacağının bulunup-bulunmadığı belirlenmeli, varlığı durumunda asıl veya işlemiş faizden alacaklı olduğu kısım ile bunlar için hesaplanacak icra masraflarına ilişkin takipte Kurum’un haklı olacağı; davacıdan fazladan tahsil edilen asıl veya işlemiş faiz ile, bunlara isabet eden icra takip masrafları yönünden davacı tarafından yapılan ödemelerin Kurum yönünden sebepsiz zenginleşme olduğu ve istirdadına karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir.
Mahkemenin yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar doğrultusunda yargılama yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.