YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17124
KARAR NO : 2014/6823
KARAR TARİHİ : 25.03.2014
Mahkemesi : Kayseri 3. İş Mahkemesi
Tarihi : 27.06.2013
No : 2010/434-2013/429
Dava, yersiz ödenen yaşlılık aylıklarının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Somut olayda; davacı Kurum, yurda kesin dönüş şartı oluşmaması nedeniyle, 01.11.1995 tarihinde 506 sayılı Yasanın 60/A-c bendine istindane yaşlılık aylığı bağlanan davalının, yurt dışından işsizlik yardımı aldığının tespit edilmesi nedeniyle, 18.04.2010 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı Kurumca kesilerek, 18.02.2000 – 18.03.2010 tarihleri arası yersiz ödenen yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Ankara 5. İş Mahkemesinin 09.02.2011 tarih ve 2010/796 E.-2011/28 K. sayılı kesinleşen kararında; davalının 2147 sayılı Yasaya göre yaptığı borçlanma gözönüne alınarak 01.11.1995 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına ve 3201 sayıı Yasaya göre borçlandığı 3.600 günlük borçlanma süresinin 01.12.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı hesabına katılmasına, durdurulan aylıkların 18.04.2010 tarihinden itibaren aynen ödenmesine dair hüküm kurulduğu, mahkemece kesinleşen Ankara 5. İş Mahkemesinin hükmü gözetilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava dosyasındaki bilgi ve belgeler ile kesinleşen Ankara 5. İş Mahkemesinin kararından anlaşıldığı üzere, davalının 2147 sayılı Yasa kapsamında 4110 gün, yurt içinde 2719 gün ve 3201 sayılı Yasa kapsamında 3.600 gün prim ödeme gün sayısına göre, davalıya 01.11.1995 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığı, bu nedenle de davalının, yurda kesin dönüş şartının gerçekleşmediği dönem aralığı olan 01.11.1995 – 01.12.2008 tarihleri arasında 2147 sayılı Yasa kapsamındaki borçlanılan gün sayısı ve yurt içi sigortalılık süresi gözetilerek, yaşlılık aylığının bağlanması gerektiğine dair hüküm kurulduğu, 3201 sayılı Yasa kapsamındaki borçlanma süresinin ise 01.12.2008 tarihi itibariyle yaşlılık aylığının hesabına katılmasına karar verildiği, bu bağlamda, kurum tarafından davalıya ödenen ve 3201 sayılı Yasa kapsamındaki borçlanılan gün sayısının da yaşlılık aylığı hesabına dahil edildiği 18.02.2000 – 01.12.2008 tarihleri arasındaki yaşlılık aylıklarından, 2147 sayılı Yasaya tabi borçlanılan gün sayısı ve yurt içi çalışmaları ile hak ettiği yaşlılık aylıkları arasındaki farkın davacı Kurum tarafından isteme konu edilebileceği gözetilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.