Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/17025 E. 2013/20788 K. 11.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17025
KARAR NO : 2013/20788
KARAR TARİHİ : 11.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili ve davalılardan SGK Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı SGK vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde “Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 15.08.1970 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 15.08.1970 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gereğinin gözetilmesi yasanın uygulanması gereği olup bu madde gereğince hüküm kurulması davanın kısmen kabulü anlamına gelmemesine rağmen davalıların lehine kısmen red nedeniyle vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086
sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinden yer alan; “davanın kısmen kabulü ile” sözcüklerinin silinmesine, yerlerine “davanın kabulü ile” sözcüklerinin yazılmasına ve hüküm fıkrasının 2 numaralı bendi içerisinde yer alan; “fazla isteğin reddine” sözcüklerinin silinmesine, 5 numaralı bendi içerisinde yer alan; “davacının yaptığı, 378,20 TL giderin haklılık durumuna göre 300 TL’si ile ücret tarifesi gereğince takdiren 1320 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Davalı SGK nın yaptığı 7 TL yargılama giderinin haklılık durumuna göre takdiren 2 TL sinin davacıdan alınarak davalı SGK Başkanlığı’na verilmesine dahili davalı işverenin yaptığı 17,50 TL yargılama giderinin haklılık durumuna göre takdiren 5 TL sinin davacıdan alınarak adı geçen dahili davalı işverene verilmesine, redde göre ücret tarifesi gereğince 1320 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara eşit olarak verilmesine” rakam ve sözcüklerinin silinmesine, yerlerine “Davacının yaptığı, 378,20 TL giderin ve Avukatlık asgari ücret tarifesine göre 1.320,00 TL Avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.