Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/16300 E. 2013/21828 K. 19.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16300
KARAR NO : 2013/21828
KARAR TARİHİ : 19.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Davacı, talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın yurt dışında Türk vatandaşı olarak geçirilen sürelerin 3201 sayılı Yasa uyarınca borçlanılabileceğinin tespitini ve Alman Rant Sigortasına giriş tarihi olan 24.10.1977 tarihinin, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak tespitini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1 – Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 – Dosya kapsamından, Türkiye’de sigortalılık tescil kaydı bulunmayan 18.09.1958 doğumlu davacının, 17.10.2012 günlü sigorta başlangıcının 24.10.1977 olması ve yurtdışı borçlanmasının 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında sayılması isteminin Kurum tarafından reddedildiği, davacının, 19.02.2013 tarihli Alman Sigorta Hizmet Cetveline göre, 24.10.1977 tarihini kapsayan 24.10.1977 – 31.12.1977 tarihleri arasındaki dönem Pflichtbeitragszeit (zorunlu prim ödeme dönemi) olarak belirtilmesine rağmen, anılan cetvelin açıklamalar bölümünde teme değerlendirme kısmında, “Bütün prim dönemleri için ödeme puanlarının toplamı mesleki eğitim süresi kadar ödeme puanı olarak artırılmalıdır. Sigortalı bir çalışma için, zorunlu prim ödemeli, ilk 36 aylık tavim ayları veya 25 yaşını tamamlanmasına kadar serbest faaliyet, hep mesleki eğitim süresi olarak kabul edilir” açıklaması yapılarak, mesleki eğitim dönemlerinde 1977 yılı Ekim ayı 1 ay olarak gösterildiği
gözetildiğinde, davacının, 24.10.1977 tarihindeki çalışmasının ranta tabi bir çalışma olup olmadığı hususunda çelişki doğduğu, yine, davacının, yurtdışı borçlanma talep dilekçesi, Kurumca tahakkuk ettirilen yurtdışı borçlanma tutarını ödediğine ilişkin bilgi ve belge olmadığı görülmüştür.
10.04.1965 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak 01.11.1965 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin uzun vadeli sigorta kollarından olan “Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları(aylıkları)” başlıklı beşinci bölüme 02.11.1984 tarihinde imzalanıp 05.12.1985 tarihli 3241 sayılı Yasayla onaylanıp yürürlüğe giren Ek Sözleşme ile getirilen sözleşmenin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmüne göre, bir kimsenin Türk sigortasına girişinden önce, bir Alman Rant Sigortasına girmiş bulunması halinde, Alman Rant Sigortasına giriş tarihi, Türk Sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceği açıkça ifade edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce, Alman rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini öngörmüştür.
Ancak, anılan sözleşme hükümlerinin uygulanabilmesi; davacının sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilen dönemde ranta tabi bir çalışmasının bulunması ve tahakkuk ettirilen yurtdışı borçlanma tutarının davacı tarafından ödenmesi gerekmektedir. Davacının, 19.02.2013 tarihli Alman Hizmet Cetvelindeki çalışmaların bildirildiği kısım ile açıklamaların olduğu kısımdaki temel bilgiler kısmındaki çelişki giderilerek, davacının, 24.10.1977 tarihinde ranta tabi bir çalışmasının olup olmadığı tespit edilmeli, Kurum tarafından tahakkuk ettirilen yurtdışı borçlanma tutarının davacının ödeyip ödemediği sorulup, davacının yurtdışı borçlanma talebine ilişkin ilgili bilgi ve belgelerin celp edilerek davacının yurtdışı hizmet borçlanmasına ilişkin ödeme yapıp yapmadığı tespit edilmeli, ödeme yapılmadığının tespit edilmesi halinde yurt dışı borçlanma tutarının ödenmesi için davacı tarafa yöntemine uygun şekilde verilecek mehille, Alman Rant sigortasına giriş olan 18 yaşın ikmal edildiği 24.10.1977 tarihini içerecek şekilde ve borçlanma talep tarihindeki şartlar çerçevesinde yurt dışı borçlanması, 5510 sayılı Yasanın 4/1-b madde kapsamında öngörülen sigortalılık niteliğinde olmak üzere, usulünce sağlanmalı ve borçlanmanın varlığı halinde, sigorta başlangıcına hükmedilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 19.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.