Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/16191 E. 2014/1712 K. 30.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16191
KARAR NO : 2014/1712
KARAR TARİHİ : 30.01.2014

Mahkemesi : Adana 5. İş Mahkemesi
Tarihi : 22.06.2013
No : 2010/713-2013/331

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01.07.2004-01.03.2007 ve 01.07.2009-07.11.2009 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep etmiş; Mahkemece davacının 01.10.2006-31.10.2008 ve 01.06.2009-10.06.2010 tarihleri arasında asgari ücretle hizmet akdine bağlı olarak çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Dava 506 sayılı Kanun’un 79/10 ve 5510 sayılı Kanun’un 86/9. maddeleri uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Diğer taraftan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 74’üncü maddesinde, Medeni Kanun ile belirtilen hükümler saklı olmak üzere, hakimin her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı bulunduğu, ondan fazlası veya başka bir şey hakkında karar veremeyeceği belirtilmiş, 01.10.2011 günü yürürlüğe girerek 1086 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26’ncı maddesinde de, hakimin, tarafların istem sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği açıklanmış olmakla, hukuk yargılamasına “istemle bağlılık” ilkesi egemen kılınmıştır.
Davaya konu somut olayda ise, 01.07.2004-01.03.2007 ve 01.07.2009-07.11.2009 tarihleri arasında geçen hizmet süresinin tespitini isteyen davacı talebine rağmen, talep edilen süre dışını kapsayacak şekilde karar verilmesi suretiyle mahkemece yukarıda anılan düzenlemelere aykırılık oluşturacak şekilde taleple bağlılık ilkesinin ihlali, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı şirkete iadesine, 30.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.