Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/16179 E. 2013/19740 K. 01.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16179
KARAR NO : 2013/19740
KARAR TARİHİ : 01.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, ilamında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Dr. … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir.
Hizmet tespitine ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin niteliği, vazgeçilemez ve devredilemez insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine olanak sağlayan özelliği de gözetilerek, hak kaybı ve yersiz sigortalılık süresi edinmeyi önlemek açısından, gerektiğinde re’sen kanıt toplanmak suretiyle, imzalı ücret tediye bordrolarının mevcut olup olmadığı ve bunların hukuksal geçerliliğe sahip belgeler olarak düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılmalı, yazılı belge ibraz olunmayan çalışma süreleri yönünden çalışması kayıtlara yansımış başkaca işyeri çalışanlarının tanıklıklarına başvurulması ve dinlenen tanıkların aynı dönemde birlikte çalışmaya ilişkin iddialarının da kayıtlarla doğrulanması gerekleri gözetilmeli, kayıtlarda gözükmeyen çalışmaların neden kayıtlara geçmediği yöntemince araştırılmalı, tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde; işyerinin kapasitesi ve niteliği nazara alınmalıdır. Böylece, bu konuda yeterli ve gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu dönemin, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; delillerin hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekir.
Dairemizin bozma ilamında, “dinlenen davacı tanıklarının bordro tanığı olmadıkları ve bordro tanığının da adresine ulaşılamadığının anlaşıldığı belirtilerek, komşu işyeri tanıklarının gerekirse re’sen tespit edilip dinlenerek, elde edilecek tüm deliller toplandıktan sonra karar verilmesi”gerektiği ifade edilmiştir.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama sürecinde, bordro tanığının adresinin araştırıldığı ve davacı tarafından atiye bırakılan … İnşaat Emlak işyeri ile ilgili araştırmanın yapıldığı, …’e ait işyerine ilişkin herhangi bir araştırmanın yapılmadığı, anılan şahsa ait vergi kayıtlarının celbedilmesiyle yetinildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verilmiştir. Bozma kararına uyulmakla, bozma kararı lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğar ve mahkemece de bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi gerekir. (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı İBK) O halde mahkemece bozmaya uyulduğuna göre, bozma kapsamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak karar verilmesi gerekir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 01.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.