Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/16151 E. 2014/9088 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16151
KARAR NO : 2014/9088
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

Mahkemesi :Bursa 1. İş Mahkemesi
Tarihi :07.03.2013
No :2004/1198-2013/54

Dava, işkazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler ile diğer ödemelerin 506 sayılı Kanunun 26. maddesince tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar B. İnş. Tur. A.Ş. adına İflas İdare Memuru vekili ile Ş.. Ö.. tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını isteyen davalı B. İnş. Tur. A.Ş. adına İflas İdare Memuru, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi hükmü uyarınca, duruşma için gerekli tebligat giderlerini vermediği anlaşıldığından, duruşma isteğinin bu nedenle reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 26. maddesidir. Mahkemece, kusur oranlarının saptanmasında; öncelikle, maddi olayın ne şekilde oluştuğunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmiş olması gerekir. İhlal edilen mevzuat hükümleri belirlenirken, zararlı sonuçların önlenmesi için durum ve koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkatin neler olduğunun eksiksiz bilinmesinde, kusur raporuna ve dava dosyasına yansıtılmasında yasal zorunluluk vardır.
Sigorta müfettişi raporunda; kazanın oluşum anını görenin bulunmadığının belirtildiği iş kazasının, davalılardan işverene ait otopark inşaatı işyerinde, kalıpçı ustası sigortalının, temel içinde yabancı madde temizliği yapılarak beton perde atılması sırasında 80 cm. yüksekten düşerek vefat etmesi şeklinde gerçekleştiği, bu durumdan kimsenin kasıt ve kusurunun bulunmayıp, gerekli işgüvenliği önlemlerinin alındığı, gerekli araç gereçlerin verilip kullanılmasının takip edildiği bildirilmiştir.
Mahkemece, çalışma alanlarında güvenli hareketi sağlamayan, atıl malzemenin gelşigüzel konulmasını engellemeyen işverene %40, sorumlu teknik müdür olduğu halde yapı iş defteri tutup kazaya neden olabilecek tehlikeli durumları önceden belirleyip gerekli önlemleri almayan diğer davalıya % 10 kusur atfeden raporu hükme esas alınmış ise de; özellikle konuya ilişkin ceza dosyasından da yararlanılmak suretiyle olayın oluşu ve ölüm nedeni tüm yönleriyle ortaya konulmaksızın karar verilmesi isabetsizdir.
Borçlar Kanunu’nun 53’üncü maddesi hükmüne göre; hukuk hâkimi kusur olup olmadığına karar vermek için ceza hukukunun mesuliyete dair hükümleri ile bağlı olmadığı gibi kusurun takdiri ve zararının miktarını tayin hususunda da ceza mahkemesi kararı ile bağlı değildir. Ancak, kesinleşen ceza mahkemesi ilamında saptanmış olan maddi olguların hukuk hâkimini de bağlayacağı tartışmasızdır.
Mahkemece, işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişi heyetinden ceza davasında kesinleşen maddi olgular da değerlendirilerek tarafların kusur oran ve aidiyeti konusunda yeniden rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar B. İnş. Tur. A.Ş. adına İflas İdare Memuru vekili ile Ş.. Ö..’in bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalılara iadesine, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.