Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/15261 E. 2014/1348 K. 27.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15261
KARAR NO : 2014/1348
KARAR TARİHİ : 27.01.2014

Mahkemesi :Sinop 1. Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Tarihi :28.05.2013
No :2012/94-2013/400

Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda; davacının talebi 12.02.2010 ile 31.07.2011 tarihleri arasındaki çalışmalarının kurumca iptali işleminin iptaliyle bu tarihler arasındaki çalışmalarının fiili olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının çalıştığını iddia ettiği işyerinin, davacının eşi Cevat Akkaya’nın 12/02/2010 tarihli işyerinin kapatılması talebinin Valilik makamının 22/04/2010 tarih ve 4952 sayılı oluru ile uygun bulunması ve dinlenen tanık beyanları nedeniyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. İncelenen dava dosyasında, sosyal güvenlik denetmenliğince 31.07.2011 tarihinde çalışmanın geçtiği iddia edilen işyeri için yapılan kayıt inceleme tutanağında işveren vekili olarak beyanı alınan Ahmet Mahmut Buruk özetle; işyerinin daha önce dershane olarak faaliyet gösterdiğini şimdi
ise meslek edindirme kursu olarak devam ettiğini belirtmesine rağmen işyerinin nerede nasıl faaliyetine devam ettiği ve davacının burada çalışmasının bulunup bulunmadığı konusunda araştırma yapılmadığı, çalışma hakkında bilgisi olabilecek yeterince bordrolu tanık dinlenilmediği anlaşılmakla, mahkemece belirtilen hususlar yönünden araştırma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.