Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/15224 E. 2014/8332 K. 10.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15224
KARAR NO : 2014/8332
KARAR TARİHİ : 10.04.2014

Mahkemesi : Aksaray İş Mahkemesi
Tarihi : 29.01.2013
No : 2011/267-2013/21

Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma giren Yusuf Arı’ya bağlanan gelir nedeniyle uğranılan Kurum zararının 506 sayılı Yasa’nın 10 ve 26. maddeleri uyarınca tahsili istemine ilişkin olup, Mahkemece, davalı şirket ile Yusuf Arı arasındaki ilişkinin istisna akdi niteliğinde olduğu kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
506 sayılı Kanunun “İş kazası ve meslek hastalığının tarifi” başlığını taşıyan 11’inci maddesinde, maddede belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olayın iş kazası olduğu belirtildikten sonra, söz konusu hal ve durumlar sıralanmış olup, bunlar arasında, sigortalının işyerinde bulunduğu sırada oluşan veya işveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla meydana gelen olaylar bulunmaktadır. Anlaşılacağı üzere madde hükmünün uygulanabilmesi için her şeyden önce “506 sayılı Kanunun 2’nci maddesine göre sigortalılık” ve “bedence veya ruhça arızaya uğratan olay” koşullarının gerçekleşmesi zorunludur.
Somut olayda, asıl faaliyeti halıcılık olan davalı şirket ile İdris Arı arasında yapılan 4.9.2007 tarihli adi yazılı sözleşme ile; davalının Aksaray’daki fabrika binasının çatı onarım işinin metrekare bedeli 3 TL’ ücretle, İdris Arı’ya verildiği anlaşılmakta olup; Mahkemece, söz konusu sözleşmenin hizmet akdi niteliğinde olmadığı, istisna akdi niteliğinde olduğu kabul edilmiş ise de, Yusuf Sarı’nın çalışmasının hizmet akdine dayalı olup olmadığı irdelenmemiştir.Öncelikle, Yusuf Sarı’nın hizmet akdine dayalı olarak çalışıp çalışmadığı ve hizmet akdine dayalı çalışıyorsa işverenin kim olduğu araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.

O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.