YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14251
KARAR NO : 2014/7356
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
Mahkemesi :Bursa 4. İş Mahkemesi
Tarihi :09.05.2013
No :2012/378-2013/309
Dava, zamanaşımı ve hisse devri nedeniyle ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkeme, yazılı biçimde ödeme emrinin iptaline karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum avukatının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-506 sayılı Kanunun 80. maddesinde 3917 sayılı Kanunla yapılan değişiklik uyarınca, Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması öngörülmüştür. Bu durumda, zamanaşımı süresi bakımından, 3917 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden önceye ilişkin prim ve gecikme zamları yönünden Kurum alacakları, Borçlar Kanununun 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup zamanaşımının başlangıç tarihi, anılan Kanunun 128. maddesi hükmü gereğince alacağın muaccel olduğu tarihtir, bu bağlamda zamanaşımının kesilmesi ve durmasına ilişkin hallerde de Borçlar Kanununun 132 ve devamı maddeleri uygulanacaktır.
08.12.1993 tarihi ve sonrasına ilişkin prim ve gecikme zammı borcu yönünden ise 6183 sayılı Kanunun “Tahsil Zamanaşımı” başlığını taşıyan 102 ve ardından gelen maddeleri uygulanacaktır. Anılan madde hükmüne göre zamanaşımı süresi 5 yıl olup, zamanaşımı süresinin başlangıcı da alacağın vadesinin rastladığı takvim yılını izleyen yılbaşı olarak belirlenmiştir.
Öte yandan 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5198 sayılı Kanun ile bu konuda yeniden bir düzenleme yapılarak 506 sayılı Kanunun 80. maddesinin 5. fıkrasına eklenen ibare ile “Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanunun 51. maddesi ile birlikte 102. maddesinin de uygulanmayacağı” hükme bağlanmıştır.
Somut olayda, ödeme emrine konu borç, dava dışı limitet şirketin 2004/4-9 ve 2006/8-2007/3. aylara ait prim borcuna ilişkindir. Ticaret Sicil kayıtları ve dosya içeriğine göre, davacı 11.02.2004 tarihli ortaklar kurulu kararı ve 25.02.2004 tarihli noter hisse devri sözleşmesi ile borçlu limitet şirkete ortak olmuş, 31.10.2005 tarihli ortaklar kurulu kararı ve 11.11.2005 tarihli noter hisse devri sözleşmesiyle de hisselerini devretmiş, keyfiyet 02.12.2005 tarihinde tescil ve ilan edilmiştir. Davacı, 11.02.2004-31.10.2005 arası dönemde %50 oranında hissedar olup bu dönemde yada ödeme emrine konu borç dönemlerinde şirketi temsil ve ilzam yetkisi de bulunmamaktadır. Davacı süresinde açtığı eldeki dava ile 16.10.2012 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrinin zamanaşımı ve hisse devri nedeniyle iptalini istemektedir. Mahkeme, 2004/4-9. aylara yönelik prim borcu yönünden 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini gerekçe göstererek, 2006/8-2007/3. aylara ilişkin prim borcu yönünden ise davacının ortak yada yönetici olmadığını belirterek ödeme emrinin tümden iptaline karar vermiştir. 2004/4,5,6. aylar ile 2006/8-2007/3. aylara ait prim borcu yönünden ödeme emrinin yazılı gerekçelerle iptaline dair mahkeme kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 06.07.2004 tarih 5198 sayılı Yasa ile değişik 506 sayılı Yasanın 80. maddesi kapsamında davacının 2004 yılı 7-8-9. aylar prim borcundan sorumlu olup anılan dönem borcunun zamanaşımına uğramadığı gözetilmeksizin bu dönemleri de kapsar biçimde ödeme emrinin iptaline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmüştür. Kuşkusuz anılan dönemler yönünden davacının %50 hisse oranıyla sorumlu olacağı hususu gözden uzak tutulmamalıdır.
O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.