YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14111
KARAR NO : 2014/9690
KARAR TARİHİ : 29.04.2014
Mahkemesi : Sinop 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 30.04.2013
No : 2012/270-2013/303
Dava, haczin kaldırılması ve kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, yazılı biçimde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Yasanın 93. maddesi “Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez…” hükmünü içermektedir. Bağ-Kur’dan yaşlılık aylığı alan davacı, prim borçlusu anonim şirketin yönetim kurulu üyesi ve başkanı olup, anılan şirketin 2006/6. ay ila 11. aylara ait prim borcu nedeniyle ve 05.03.2012 tarihli haciz bildirisine istinaden Bağ-Kur yaşlılık aylığının haczedilmiştir. Davacı, kendisine ödeme emri tebliğ edilmediğini öne sürerek 2007/11769 no’lu takip dosyasına konu prim borcu nedeniyle haczin kaldırılmasını ve kesintilerin iadesini talep etmiştir. 2007/11769 takip no’lu dosyaya ilişkin olarak davacı adına düzenlenen 09.01.2008 tarihli ödeme emrinin 16.11.2008 tarihinde şirket adresinde daimi çalışan oğlu A. D. imzasına tebliğ edildiği görülmektedir. Mahkeme, şirketin faal olup, 31.03.2011 tarihi itibariyle borcunu yapılandırdığını, davacının 26.09.2008 tarihine kadar yönetim kurulu başkanı olarak görev yapmasına rağmen şirket borcunun daha önceki tarihte yapılandırılmış olması nedeniyle davacının sorumlu olmayacağını belirterek davanın kabulüne karar vermiştir.
Davacının, yukarıda belirtilen ilke ve esaslar çerçevesinde yaşlılık aylığının haczedilebilmesi için, Kurumca öncelikle usulüne uygun olarak takip yapılıp davacıya yöntemince ödeme emri tebliğ edilmesi gerekir. Davacı, dilekçe içeriğinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilmediğini ileri sürdüğüne göre mahkemece, haciz işleminden önce, davacıya yukarıda açıklandığı biçimde yapılan ödeme emri tebligatının yöntemince yapılıp yapılmadığı araştırılıp varılacak sonuca göre ileri sürülen talep konusunda bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde tesis edilen hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde; davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.