Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/14021 E. 2014/560 K. 17.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14021
KARAR NO : 2014/560
KARAR TARİHİ : 17.01.2014

Mahkemesi : Besni 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 28.05.2013
No : 2012/550-2013/510

Dava, murisin (eş) sadece hizmet sözleşmesine dayalı çalışmaları esas alınarak ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki belgelerden, davacının 21.08.2008 tarihinde ölen eşinin, 01.09.1986 – 01.01.1996 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında 973 prim günü; 04.10.2000 – 31.03.2001 ve 01.05.2008 – 21.08.2008 tarihleri arasında primi ödenmiş 9 ay 17 günlük Esnaf Bağ-Kur sigortalılık süresinin bulunduğu; 2829 sayılı Kanun ile 506 ve 1479 sayılı Kanunlar kapsamındaki sigortalılık süreleri gözetilerek ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin 27.10.2009 tarihli tahsis talebinin, son Kurum Bağ-Kur olup, primi ödenmiş 1800 günü bulunmadığı gerekçesi ile reddedildiği; 13.11.2009 tarihli dilekçesinin tahsis talebi olmayıp, bilgi edinmeye yönelik olduğu; askerlik süresi borçlanma bedelinin ödendiği 26.01.2010 tarihini takip eden aybaşından itibaren askerlik borçlanma süresi, 506, 1479 sayılı Kanunlar kapsamındaki sigortalılık süreleri birleştirilerek, Bağ-Kur tarafından 01.02.2010 tarihinden itibaren ölüm aylığının bağlanarak ödenmeyi devam edildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar, sigortalının salt 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığı ile, hak sahipleri için ölüm aylığı şartları bulunmakta ise de; hizmetlerin birleştirilmesine ilişkin 2829 sayılı Kanunun uygulanması talebe bağlı olup, davacının, 01.02.2010 tarihinden itibaren hizmet birleştirmesi ile Bağ-Kur’dan bağlanan ölüm aylığını benimseyip davanın açıldığı 2012 yılı Temmuz ayına kadar almaya devam ettiği gözetildiğinde; artık, geriye dönüp, salt 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık süreleri ile aylık bağlanmasını isteyemeyeceği gözetilmeksizin karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırıdır.
2-Kabule göre de; Kurum’un harçtan muaf olduğu belirtildiği halde, yargılama giderleri içindeki harcın Kurum’dan tahsiline karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.