Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2013/14003 E. 2014/9714 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14003
KARAR NO : 2014/9714
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Mahkemesi : Kütahya İş Mahkemesi
Tarihi : 22.03.2013
No : 2012/207-2013/116

Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin, sair temyiz itirazların reddine,
2-) Dava; 24.09.2009 tarihinde meslek hastalığına yakalandığı tespit edilip, Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesinin 15.2.2011 tarihli raporuna göre % 20,20 meslekte kazanma güç kaybı oranı nedeniyle Kurumca yapılan sosyal sigorta yardımlarının tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde (meslek hastalığının belirlendiği) yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunudur.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrasında, iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamının, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirileceği açıklanmıştır. Anılan madde ile tazmin sorumlularının Kurum karşısındaki sorumluluğu bir tavanla sınırlandırılmış olup, bu sorumluluk “…sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı…” bulunmaktadır. Maddenin açık hükmü karşısında; ilk peşin sermaye değerli gelirin, Kurum yararına tazmini mümkün kısmının belirlenebilmesi için gerçek zarar tavan hesabı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Buna göre, gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerleri ile yargılamada yöntemince hesaplanacak maddi zarar karşılaştırması yapılıp, düşük (az) olan tutar, sorumluların kusur oranı toplamına uygulanarak hüküm kurulması gerekmektedir.
Somut olayda; Mahkemece, gerçek zarar tavan hesabı yapılmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca, Mahkemece, gerçek zarar miktarı hesaplanarak, gerçek zarar ile kusur karşılığı ilk peşin sermaye değerli gelir miktarlarının karşılaştırması sonucu Kurumun rücu alacağı belirlenmeli, elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
Kabule göre de; gelirlerde oluşan artışlar olmaksızın, ilk peşin sermaye değerinin kusur karşılığına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizdir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmü BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 29.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.