YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13315
KARAR NO : 2014/2177
KARAR TARİHİ : 10.02.2014
Mahkemesi :Bakırköy 16. İş Mahkemesi
Tarihi :12.12.2012
No :2011/175-2012/575
Dava, aylığın geç bağlanması nedeniyle 21.09.2010 ile 19.07.2011 tarihleri arasında ödenmeyen aylıkların ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
24.05.1983 kabul tarihli ve 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi olarak geçen hizmetlerin birleştirilmesi hakkında Kanunun 4’ncü maddesinin 1’nci fıkrası, “Kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanların hizmet süreleri, aynı tarihlere rastlamamak kaydıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirilir.” kuralı uyarınca; davacının, 01.03.1986-05.12.2006 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasaya göre geçen sigortalı hizmeti ile, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre 06.12.2006-17.09.2010 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak geçen sigortalı hizmetleri birleştirilerek tahsis talebi üzerine davacıya 19.07.2011 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanmıştır.
Davacı, ilk tahsis tarihi 21.09.2010 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması ve bu tarihten itibaren aylıklarının ödenmesi için bu davayı açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ancak, davacının, ilk tahsis tarihinden itibaren aylık alabilmesi için, birleştirilen 2926 sigortalılığına ilişkin, hiç bir prim borcunun bulunmaması gerekir. Dosyada mevcut belgelerden; davacının, 6111 sayılı Yasanın 16’ncı maddesine göre, 28.02.1998-05.12.2006 tarihleri arasındaki 2926 sigortalılık süresine ilişkin hizmetlerini ihya etmek için 25.04.2011 tarihinde Kuruma müracaat ettiği ve borcunun tamamını 24.05.2011 tarihinde (10.003,95 TL’yi) ödediği görülmektedir. Bu durumda, ilk tahsis dilekçesi nazara alınarak, pirim borcunun bittiği tarihi takip eden ay başından itibaren aylık bağlanmasına karar verilebilir.
Mahkemenin, yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde yukarıda söylenen araştırma ve incelemeyi yapmadan davanın kabulüne karar vermesi, usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
O halde, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.