YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11503
KARAR NO : 2014/4004
KARAR TARİHİ : 27.02.2014
Mahkemesi : Tekirdağ İş Mahkemesi
Tarihi : 08.03.2013
No : 2011/139-2013/73
Davacı : F.. Y.. adına Av. M.. İ..
Davalı : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı adına Av. B.. K..
Dava, doğum borçlanmasının geçerli olduğu ve yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, avukatlık mesleği nedeniyle 506 sayılı Yasa kapsamında topluluk sigortasına tabi olduğu 1993/4, 5 aylar; 1993/6. ay ve 1995/11 ayda eksik bildirilen günlerin tespiti ile doğum borçlanmasının geçerli olduğunun tespiti ve 25.2.2011 tarihli tahsis talebine istinaden yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, eksik bildirilen günler bakımından, davadan önce 1995 yılı kasım ayı dışındaki günlerin Kurum tarafından kabul edilerek sigorta hizmet cetveline aktarılmış olması nedeniyle,uyuşmazlığın devam ettiği 1995/11. ayda 30 gün sigortalılık süresinin bulunduğu ve davacının doğum yaptığı tarihte sigortalılık tescili bulunmadığından bahisle doğum borçlanması yapamayacağı kabul edilmiş olup, kararda bu yönlerden bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Yaşlılık aylığı bağlanması istemi bakımından ise; tahsis talep tarihi itibariyle 506 sayılı Yasa’nın geçici 81/B-ı bendine göre 20 yıl sigortalılık süresi, 48 yaş ve 5526 gün prim ödeme koşullarına tabi olup, sigortalılık süresi ve yaş koşulunun; dava açıldıktan sonra oluştuğu anlaşılmıştır.
Ne var ki; davacının 1.10.2008 sonrası dönemde avukatlık mesleği nedeniyle 5510 sayılı Yasa gereğince 4/1-b bent kapsamında zorunlu sigortalı kabul edilmesi gerektiğinden, 2829 sayılı Yasa gereğince hizmet birleştirilmesi yapıldığında, 1.10.2008 sonrası 4/1-b bendi kapsamındaki hizmetlerin gözetilmesi halinde aylık bağlanma koşullarının oluşmayacağı gözetildiğinde, davacı isticvap edilerek bu konudaki beyanı alınarak, hizmet birleştirilmesi talebi yok ve salt 506 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresi gözetilerek aylık bağlanmasını istediği takdirde, usul ekonomisi gözetilerek, sigortalılık süresi ve yaş koşulunun her ikisinin gerçekleştiği tarihi takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanmasına karar verilmelidir.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre; davacının, beyanı alınarak sonucuna göre aylık bağlama talebi konusunda karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.